Otizmli çocuklar önce eğlendi, sonra jandarma araçlarıyla şehir turu yaptı

Ünye Şehit Eren Bülbül Özel Eğitim Anaokulu Müdürü Melek Ergöz, “İsteğimiz halkımızın bilinçlenmesi, otizimlilerin farkına varması, bunlara saygı duyması, sevmesi, hoşgörülü olması, hatta onlarla empati kurup, hayatlarını olabildiğince kolaylaştırması.” dedi. 

Ünye’nin Güzelyalı Mahallesi’nde hizmet veren Şehit Eren Bülbül Özel Eğitim Anaokulu tarafından 2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü etkinliği düzenledi. 

Okulun bahçesinde düzenlenen etkinliklerde öğretmenler, öğrenciler ve velileri birlikte oyunlar oynadı. 

Programda “Otizmi fark et dedik, fark ettiniz. Kabul et dedik, kabul ettiniz. Tüm bunlar için teşekkür ederiz. Artık empati kurmaya davetlisiniz.” yazılı pankartın önünde meşaleler yakıldı.

Etkinlik, Ünye Emrah Usta tarafından hazırlanıp ikram edilen pastanın hep birlikte kesilmesinin ardından Ünye İlçe Jandarma Komutanlığı ekiplerine ait 4 araçla çocuklara şehir turu yaptırılmasıyla sona erdi. 

Ünye Şehit Eren Bülbül Özel Eğitim Anaokulu Müdürü Melek Ergöz, Ünye Kent Gazetesi muhabirine yaptığı açıklamada, 3-6 yaş okul öncesi 35 engelli öğrenciye hizmet verdiklerini, bunlardan 20’ye yakının otizmli çocuk olduğunu söyledi. 

-“İsteğimiz halkımızın bilinçlenmesi ve bu çocuklarımızın hayatını kolaylaştırması” -

Ergöz, 2 Nisan Dünya Otizm Günü dolayısıyla farkındalık oluşturmak adına bu etkinliği düzenlediklerini belirterek, şu açıklamayı yaptı:

“İsteğimiz halkımızın bilinçlenmesi, otizimlilerin farkına varması, bunlara saygı duyması, sevmesi, hoşgörülü olması, hatta onlarla empati kurup, hayatlarını olabildiğince kolaylaştırması. Otizmin farkına varmak hem eğitim camiasına, hem de ailelere çok önemli bir mesaj veriyor. Unutulmamalıdır ki her insan bir engelli adayıdır. Aynı şekilde tohum toprağa, engelli bireylerde topluma emanettir. Hem engelli adayı olduğumuzu unutmayacağız, hem de engelli bireylerin topluma emanet olduklarını bilerek emanetlerimize sahip çıkacağız.”

“Otizmli çocuklar hayatın her yerinde olmalı”

Ergöz, ayrıca otizmli çocukların hayatın her yerinde olması gerektiğini, bu konuda da insanların bu çocuklara hoş görülü davranması, onların hayatlarını kolaylaştırması, anlayışlı olmaları gerektiğini vurgulayarak, şunları ifade etti: 

“Otizmli çocuklar hayatın her yerinde olmalı; doğada, parkta, dolmuşta, hastanede. Sizler bu çocuklarımızı gördüğünüz zaman muhtemelen çocuklara üzülüyorsunuz ve aileler hakkında yorumlar yapıyorsunuz. Bizim velilerimizin birçoğu dolmuşta, hastanede, toplu taşıma ortamlarında insanların onlara çok kötü baktığını ve eleştirdiğini, kimisinin gürültüden, kimisinin takıntılı davranışlardan. İnsanlardan ricamız çocuklarımıza hoş görülü davranın, onların hayatlarını zorlaştırmak yerine kolaylaştıralım, anlayışlı olalım, ailelere desteği ihtiyaçları var mı diye soralım. En azından biz bunları yapalım ve unutulmamalıdır ki her insan bir engelli adayıdır. Aynı şekilde tohum toprağa, engelli bireylerde topluma emanettir. Hem engelli adayı olduğumuzu unutmayacağız, hem de engelli bireylerin topluma emanet olduklarını bilerek emanetlerimize sahip çıkacağız.”

Ünye KENT Haber / Özlem ARSLAN