
- 16:04 Baba ocağına ateş düştü..
- 17:29 "Bir yumak mutluluk" tebesssüme dönüştü
- 16:00 Pandemi sürecinde Fatsa ve Ünye Devlet Hastanesi büyük bir yük üstlendi
- 13:06 CHP Kadın Kolları ‘Yaşam Hak’ projesini anlatıyor
- 12:50 Özel Hareket Polisinin hazin ölümü!
- 12:43 Kırsal Kalkınma Yatırım destekleri anlatıldı
- 12:18 CHP’den ‘Yaşam Hak’ Projesi..
- 12:12 Yasaktan muaf tutulacaklara yenileri eklendi
- 12:07 Kıranlı, enerji tasarrufuna dikkat çekti
- 11:58 Hamsi avı yasak süresi uzatıldı
- 11:53 Sayman: Eğitim-İş Olarak Uyarıyoruz
- 11:38 Cumhuriyet Mahallesinde 1600 metre sıcak asfalt..
- 11:33 Adıgüzel, Büyükşehir Belediyesi’ni Meclis’e taşıdı
- 17:55 Belediyeler için örnek çalışma!
- 17:34 Ünye Port’a uzanan çalışmalar başladı
Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?

Fındık Fiyatı
Bin yıllık esaret Rum-Romeio-Tourkoi

Rum dediğimiz halk kimdi?
Bugün ikinci sayfa tarih köşemizde Ünye’de dahil olmak üzere Karadeniz’i bin yıl elinde bulundurmuş Doğu Roma İmparatorluğuna (sonraki adı ile Bizans İmparatorluğu) ve yüzyıllarca önce gelmiş yerleşmiş Rum denilen Kafkas –Turan ve Ortaasya halklarına, Kuman, Kıpçak, Peçenek ve Avar Türklerine bakacağız.
Bu halklar burada Hristiyan dinini benimsemişler çoğu kendi dillerini ve Türkçeyi unutarak devletin dili olan Eski Yunancayı öğrenmişlerdir.
Yunanistan ise bu insanlara dilleri ve dinlerinden dolayı sahip çıkmış biz ise Rum diye önemsememişiz
Eğer bu konuları ilk defa okuyorsanız lütfen bu konudaki gelecek yazıları da takip edin, hatta geçmiş sayıları da bulup okuyun.. Bu yazılarda Ünye’nin nerelerden geldiğini anlatmaya çalışıyoruz.. Özellikle bu araştırma yazılarını çocuklarınıza da okutunuz..
Bu gün Anadolu’yu içine alan ve Ünye’nin de bin yılı aşkın bir süre esaretinde kaldığı, “Doğu Roma İmparatorluğu” diğer adı ile Bizans İmparatorluğu’na bakacağız.
Bizans ne demektir?
Bizans ismi tarihçiler tarafından verilmiştir. Türkler onlara Rum onlar kendileri ise Romeioi-Romeyka (Romalı) derlerdi..
MÖ 660'larda da Trak kökenli komutan “Bizas” önderliğinde yola çıkan Megara'lılar İstanbul’un bugünkü Sarayburnu mevkiinde bir kent kurdular, kente komutanlarının adı olan "Bizantion " adını verdiler.
“Bizantion” Doğu ve Batı Roma İmparatorluğu olarak ikiye ayrılan Doğu Roma İmparatorluğunun yönetim merkezi olarak seçildi.
Bizans devleti Roma İmparatorluğunun kullandığı ve halkın anlamadığı zor bir dil olan Latince dilini kaldırarak Bizans Devletinin resmi dilini Eski Grekçe (Eski Yunanca) yaptı.
Ünye, Türklerin 1150 yılında bölgeye gelişlerine kadar bin yıla yakın bir zaman Bizans İmparatorluğun sınırları içinde kalacaktı. Bizans İmparatorluğu’nun özelliklerinden biri uzun ömrüdür. İlk İmparator Konstantinos 1, (324-337), son impartor Konstantinos Palaiologos ‘tur. (1425-1453)
Bizans, zenginliği, bilhassa stratejik ve önemi dolayısıyla tüm ulusların dikkatini çekmiş, 1453'e kadar bu şehri almak, mümkün olmamıştır.
İlk defa, dördüncü yüzyılın sonlarına doğru Hun Türkleri Bizans’ı tehdide başlamışlardır. Bu tehdit sonrası, 410 yıllarında İstanbul'un surları inşa edilmiştir. Hunların yerini Avar Türkleri aldı. Avarlar, 626 yılında İstanbul'u kuşattılar, kuşatma Avar Hanı’nın Fatih gibi Haliç'e gemi indirme planları, Bizans’ın gemileri yakması ile sone erdi. Avarlardan sonra Peçenek Türkleri de Bizans’a saldırdılar ise de İstanbul'u alamadılar.
Hunlar ve Avarlardan sonra Müslüman Arap orduları da İstanbul’u kuşatmışlardır. Hz. Osman'ın halifeliği zamanında yapılan Müslümanların ilk İstanbul kuşatmasına Peygamberimizin sancaktarı Eyyub el-Ensari (Eyüp Sultan) da katılmıştı. Eyüp Sultan kuşatmada hastalanarak öldü ve Eyüp semtine gömüldü.
Uzun yolculuk ve soğuklar İslam ordusuna büyük zayiat verdirmiştir. İstanbul 668 yılında kuşatılmış surların son derecede dayanıklılığı karşısında bir yıl sonra kuşatma kaldırılmış Arap ordularını şehitlerini burada bırakarak geri dönmüşlerdir. Hz Eyyub’un kabri 754 yıl sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından bulunarak cami ve türbe yaptırılmıştır.
Yıkılış
Sahneye Osmanlılar çıkmış Yıldırım Beyazıt 1397'de İstanbul'u kuşatmıştır, kuşatma başarı ile bitecekken, Timur’un Anadolu’yu işgali üzerine kaldırılmıştır
Sultan İkinci Murat'ın 20 Haziran 1422'de sarsmaya başladığı İstanbul surlarının imdadına bu defa Şehzade Küçük Mustafa isyanı yetişmiştir.
Nihayet 1453 te Fatih Sultan Mehmet dünyanın bu en uzun ömürlü imparatorluğuna son vermiştir.
2 Nisan 1453 pazartesi günü 80.000 askerle kuşatılan şehri Hıristiyanlar ümitsizce savunmuşlar, 29 Mayıs, 1453 Perşembe günü de 53 gün süren kuşatmanın ardından İstanbul Osmanlıların eline geçmiştir. Son İmparator Konstantin Palaiologos muhafızlarıyla şehri terk etmeye çalışırken çarpışma sırasında ölmüştür.
Tourkoi, Bizans'lı Türkler
"Bizans İmparatorluğu'nun bin yıllık tarihi içinde Türkler, çeşitli etnik kökene mensup halk arasında büyük bir grup oluşturmuşlardır. İmparatorluğun bünyesinde 5ci yüzyılın ilk yarısından itibaren Hunlar, Avarlar, Oğuzlar, Peçenekler, Kumanlar Kıpçaklar gibi pek çok Türk boyları bulunuyordu. Bizans yazarları genelde Asya'dan gelen bu halk için Tourkoi terimini kullanmaktaydılar.
Haçlı Ordularının Bizans’a saldırması
Başından beri esas amacı doğu Roma yı ele geçirmek olan Haçlı seferlerinin dördüncüsü nihayet direk İstanbul üzerine yapılmış ve 1204 te kent ele geçirilerek yaklaşık 50 yıl boyunca, kurulan bir Latin krallığınca yönetilmiştir. Nikaie (İznik) konsülü İstanbul’u geri aldıysa beli bir daha doğrulmamıştır. 1453 tarihinde, Osmanlılar Bizansı ortadan kaldırmıştır.
Ünye’den Bizans
İmparatorluğuna
1183-1185 arasında Bizans imparatoru olan Andronikos Komnenos’un mensup olduğu Kommenos hanedanının Ünyeli olduğunu yazar bazı tarihçiler .. Andranikos Kommenos Ünye’de geçirdiği yıllardan sonra Bizans Krallığına kadar çıkmıştır.
İmparator Andronikos Kommenoi sülalesinin ortaya çıktığı yer olan Ünye’de (o zaman adı Oinaion) civarındaki bir kale içindeki sarayda kalmıştır.
Tarihçi Osman Doğan “Tarih Boyunca Ünye” adlı eserinde Andranikos Kommenos’un ailesi eşi ve kızlarıyla birlikte Ünye’de kalenin içindeki bir sarayda kaldığını kaldığı kalenin deniz kenarında olduğunu, kralın kızının her sabah sarayın balkonundan güneşin doğuşunu seyrettiğini yazar. Bu kayıp kale tahminen meydandaki duvarların üzerindeki Haznedar Süleymanpaşa Sarayının olduğu yerdeydi, Süleymanpaşa sarayını bu Bizans sarayı kalıntıları üzerine yaptı.
Bizans’tan kalanlar.
Anadolu’da ve İstanbulda Roma İmparatorluğundan kalma bir çok eser halen kullanılmaktadır.. İstanbul’da ise Bizans’tan kalma çok daha fazla eser vardır.. Bunlardan en önemlisi Ayasofya müzesidir. Bunun dışında camiye çevrilmiş çok sayıda kilise vardır. Ünye’de ise Bizans’a ait hiçbir eser günümüze ulaşmamıştır.
Kaynaklar:
Bizans Tarihi Yazıları, Prof. Dr. Işın Demirkent
Tarih Boyunca Ünye, Osman Doğan