HABER ARAMA
-
MUHAMMED SIDDIK ÖZMerhum Necmettin Erbakanın Vefatının 10. Yıldönümünde Hatırlananlar.
-
İSMAİL SARIİŞ, EŞ, AŞ KUTSALLARIMIZDANDIR
-
MUSA Ö. KIROĞLUÇevreyolundaki binalara bakım şart…
-
İSMAİL CANBULATTÜRK TİYATROSUNDAN BİR COŞKUN BÜKTEL GEÇTİ...
-
ERCAN ARSLANEşkıya Reşid ve Ünye’deki Şenaatleri
-
MİSAFİR KALEMAyşe Ümmühan Fidan Argan / Yüksek Mimar / ÜNYE, TARİHİ BİR LİMAN KENTİDİR
-
AHMET DERYA VARİLCİÜnye’de Neler Oluyor?
-
YAŞAR KARADUMANYonga Hüseyin
-
TURGAY GÜVEN100. Yılında İstiklal Marşımız
-
MUSTAFA UĞUR ALANSenden Sonrası
-
TEMEL OVALIBİLGİ TEKNOLOJİLERİ VE ÖĞRETMENLER
-
YAHYA CUMHUR TAPÇISALGINDAN KURTULMA YARIŞI VE BAŞARI SINAVI
-
HAKAN KORKMAZÜnye çok çirkin görünüyor!
-
ARİF TAKICIBEYNİ YETERİNCE KULLANMADAN ÖLMEK
-
UZM. DR. ALİ COŞKUNİŞ YERİNDE PSİKO-TERÖR, YILDIRMA, BEZDİRME : MOBBİNG :
-
FATMA CANBULAT ERDEMDoğan Cüceloğlu’nun Anısına
-
İNCİ ÇETİRİnsanlık !
-
MUSA KIRANLI“Ahlâk çökerse”
-
MUHAMMET KIŞLAPopülizmin Çarpan Etkisi
-
RECEP ÖZCANHayatı Uzun Yaşamda Sevmek
-
ELİF MİRAY KÜÇÜKKışın Habercisi
-
AYNUR ZEREN TANYılbaşı
-
CEMAL UYSALEğitim ve Uzaktan Eğitim
-
VEYSEL İLHAN“Seri katil aranıyor.”
-
AV. İRFAN YILDIZ BEŞLİOĞLUKorona Kaygıları, Dünyayı Yönetenlerin Zırvaları (6. Bölüm)
-
EREN TOKGÖZÜnye Limanı
-
PROF. DR. SAİT KAPICIOĞLUBİSİKLET YOLU ÇAĞDAŞLIKTIR
-
MELAHAT SABANCI YÜCELBayram neydi?
-
METİN TAMTÜRKSpor Sorunsalı
-
UZM. PSK. DAN. M. ZEKİ SAKAKARŞI KARŞIYA KALMAK AMA KENDİYLE
-
DİLARA ATEŞSiz Yeter ki Evde Kalın
-
O. İRFAN IŞIKEski Paralar ve Ölçüler
-
A. DERYA VARİLCİSorular…
-
HAKAN ŞAŞMAZ23 Nisan ve Egemenlik
-
HACER ÖZTÜRKParmaklıklar ardından ikinci şansa altın bilezikle merhaba...
-
ALİ ÖZTÜRKwww.unyekent.com
-
DOÇ. DR. GÜROL ÖZCÜREManipülasyonlarla Fiyatı Serbest Piyasada Sürekli Dalgalanan Fındığı Yazmak
-
MEHMET KARAYALMANTEKKİRAZLI HÜSEYİN REMZİi( TİMAÇ) HOCA EFENDİ

SON DAKİKA HABERLER
- 18:46 Ünye’de çatı yangını korkuttu
- 17:49 Bu hafta sonu Vergi Daireleri açık olacak
- 16:53 Vali Sonel’in hedefine iki kaldı!
- 16:51 Vali Sonel’den görüntülü Halk Günü toplantısı
- 16:41 Fevzi Çakmak’ta yeni Aile Sağlığı Merkezi
- 15:49 Akar: Rüzgarı paraya dönüştürüyoruz
- 15:41 Sakin Şehrin Eren’i genç yaşta hayatını kaybetti!
- 15:36 Korkulan oldu, fındığı don vurdu!
- 15:10 Muhtar Türedi toprağa verildi
- 13:55 Cemaat, camiye HES Kodu ile alındı
- 13:49 ‘Ordu kilimi’ yaşatılacak!
- 13:19 Akkuş Belediyespor TÜRŞAD’ı ağırlayacak
- 13:07 “Esnafın tüm kredi borçları ertelenmeli”
- 12:53 Gamze’nin hedefi altın madalya
- 12:47 Yunus Emre ve Türkçe Yılı hayırlı olsun
ANKET
Yeni İnternet Sitemizi Beğendiniz mi?

HABER ARŞİVİ
Lütfen Bir Tarih Seçiniz
FINDIK BORSASI
27 Şubat 2021 Cumartesi
Fındık Fiyatı
Fındık Fiyatı
PUAN DURUMU
NAMAZ VAKİTLERİ
TURGAY GÜVEN

KURULUŞUNUN 100. CÜ YILINDA TBMM ORDUSU. MERKEZ ORDUSU. MİLLİ ORDU’YA GEÇİŞ
27 Ocak 2021 Çarşamba Saat: 17:41
“ Bir ülkenin resmi ordusu, profesyonel olarak görev yapan üst ve ast subaylardan oluşmuş muvazzaf subaylarla, askerlik görevi için silah altına alınmış yedek subaylar ile erbaş ve erlerden oluşan düzenli ordusudur ve tüm savaşlarda, zaferi, bu ordular kazanır. Milli Ordu.”
Yenilgiyle bitirdiğimiz Birinci Dünya Savaşı sonunda imzalanan Mondross Ateşkes Anlaşmasıyla, Osmanlı Ordusu terhis edilmiş ve asker dağıtılmaya başlanmıştır. 19 Mayıs 1919 sabahı, cesaretleri ve kararlılıklarıyla, kendisiyle birlikte işgal altındaki İstanbul’dan, tutuklanmadan ayrılıp, Anadolu’ya geçen, 19 Mayıs 1919’ da Samsun’a çıkıp Erzurum ve Sıvas Kongreleri boyunca da yanından ayrılmamış, onunla kader birliği etmiş, vatansever, üst rütbeli birkaç subay arkadaşıyla birlikte Samsun’a çıkan Mustafa Kemal’in arkasında, askeri – ordusu- hükümeti-parası hiçbir şeyi yoktur. Sadece, vatanseverliği, yenilgiyi kabul edememenin öfkesi, azmi, hırsı, zekası, kurnazlığı ve cesareti vardır.
Ankara’da, bütün bir vatanın temsil edildiği bir Kongre toplayarak, bulunduğu konumu yasal hale getirebilmek istemektedir. Misaki Milli’ yi, yani, Milli Sınırları savunma yetkisini üzerine alarak, Vatanın Kurtuluşu’ nu deneyecektir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi, 23 Nisan 1920 Cuma günü, Ankara Hacı Bayram Camiinde, Cuma namazı kılınıp, kurbanlar kesildikten sonra, hep birlikte yapılan dualarla açılır. Mustafa Kemal Meclis Başkanı seçilir. Artık, bütün yetkileri, özellikle de bir ordu kurabilmek için gerekli olan vergi ve asker toplama yetkisini de üzerine almıştır. Bu konuda kendisine yardımcı olacak, Fevzi Çakmak, Ali Fuat Cebesoy, Kazım Karabekir, Refet Bele, Rauf Orbay, İsmet İnönü gibi , Osmanlı Devleti’ nin son döneminde yetişmiş, ne yazık ki, her cephede yaşadıkları acı travmalarla birlikte, koskoca bir imparatorluğun ellerinden kayıp gidişini görmüş, bir yangın yerinin küllerinden yeni bir Türk devleti çıkarmayı hedefleyen, ileride Milli Mücadele ve Cumhuriyet’in Kurucu Kadrosu içinde mümtaz birer yerleri olacak olan çok değerli silah arkadaşları vardır.
Payitaht İstanbul, İngiliz ve Fransızlarca işgal altındadır. İngilizler Irak’ı, Fransızlar Suriye’yi işgal etmişler, Anadolu’yu zorlamakta, İtalyanlar’ da Antalya’yı işgale çalışmaktadırlar. Bu aşamada, Yunanlılar da İzmir’e asker çıkartırlar.
İlk silah orada patlar ve düşmana karşı ilk mermi orada atılır.İlk kurşun. Gazeteci Hasan Tahsin. Mustafa Kemal, Samsın’a çıktığında, ilk iş olarak oradaki terhis edilmekte olan askerleri yeniden göreve başlatmış, ileride kurulacak olan düzenli ordunun ilk adımlarını başlatmıştır. İlk Asker.
Yunanlılar, Ege’de ilerlemektedirler. Yörede, kendi insiyatifleriyle direnişe geçen, Kazım Özalp (Orgeneral), Bekir Sami (Anday) ve Şerif (Aker) Beyler ( Üç Albaylar) gibi bazı subaylar, üst makamlardan gelen, mütareke şartlarına uyulması, silah bırakılması ve Yunan birliklerine karşı direniş gösterilmemesi yönündeki talimatlara uymayarak, bulundukları bölgelerde, emirlerindeki birliklerle direnişe geçmişlerdir. Kuvvayi Milliye-Milli Kuvvetler-Ulusal Güçler.
Ayrıca, yurdun diğer kısımlarında da ilerleyen düşman güçlerine karşı büyük çoğunluğu, özellikle Batı Anadolu ile Güney Doğu Anadolu ve Akdeniz bölgesinde olmak üzere, kendiliğinden oluşmuş, direnişler de vardır. Yine, Batı Anadolu’da, Çerkes Ethem gibi büyük çoğunluğu aşiret kökenli yerel güçler ve Demirci Efe gibi yörede hakimiyet kurmuş bazı otoriter guruplar, öncelikle Kuvvayı Seyyare- Gezici Güçler adı altında TBMM’ nin emrine alınmış, Milli Mücadele’ye kazandırılmış ve Yunan Ordusuna karşı vur-kaç mücadeleye başlamışlardır. Ancak, bölük tabur gibi düzenli ordu biçiminde yapılanmış olmayan, yani nizami harb usullerini bilmeyen, her türlü gereksinimleri bölge halkı tarafından sağlanmaya çalışılan bu vatansever gurubların mücadeleleri, kendilerini Anadolu’ya çıkmaya ikna eden Batılı ülkeler ve özellikle İngilizler tarafından silah-mühimmat-ekipman vs. güçlü bir donanımla donatılmış, sayıca hayli üstün Yunan Ordusu karşısında başarılı olamamakta, yetersiz kalmakta, üstelik, o zamana kadar kendi halinde yaşamış bu başı bozuk yerel güçlerin ve çetelerin denetimleri de zor olmakta, bir çok yerde kafalarına göre davranmakta, gereğinde kanun nizam tanımamakta, zaman zaman, Ankara’daki TBMM hükümetine ve Türkiye Devleti yönetimine karşı tavırlar almaktadırlar. Üstelik İngilizler’in kışkırtmalarıyla, yurdun bir çok yerinde Saltanat taraftarlarınca isyanlar çıkartılmakta, bu isyanların bu gibi yerel güçlerle önlenebilmesi, sosyal –siyasal engellerle de çok zor olmaktadır.
Artık milli bir ordu kurma zamanı gelmiştir. Düzenli bir ordu olarak , elde sadece, Erzurum’da, Kazım Karabekir Paşa’nın komutasındaki 15.Kolordu vardır. Daha önceleri, Mustafa Kemal’in başkanlığında toplanan ve yurt çapındaki tüm Müdafaa-i Hukuk Cemiyetlerinin, dolayısıyla da, bunlara bağlı çalışan ve bunlar tarafında lojistik destek sağlanan Kuvvayı Milliye birliklerinin bir araya toplanmasını ve daha düzenli olarak mücadele etmelerini öngören Sivas Kongresi Kararları yönünde, öncelikle Ege bölgesindeki askeri ve sivil direnişi bir kumandanlık altında toplayabilmek amacıyla, Batı Anadolu Umum Kuvayı Milliye Kumandanlığı kurulmuş ve kumandanlığına Ali Fuat Paşa getirilmiştir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükûmeti aldığı bir kararla Kuvvayı Milliye’yi Müdafaa-i Milliye –Milli Savunma teşkilatına bağlamış ve ihtiyaçlarının hükümetçe karşılanacağını kabul etmiştir. Ardından, Adana Cephesi açılmış ve burada İkinci Kolordu Kumandanlığı kurulmuştur. Ankara Hükûmeti, cepheler oluşturarak hızla düzenli askerî örgütlenmeye yönelmiş, topyekün savaşa hazırlanmaktadır. Düzenli ordunun subay ihtiyacını karşılamak amacıyla, 1 Temmuz 1920 tarihinde, Ankara’da Abidinpaşa Köşkü’nde çeşitli sınıf subay adayları talimgâhı açılmış, İstanbul’dan kaçıp gelen Kuleli Askeri Lisesi öğrencileri ile bölgeden katılan yedek subay aday öğrencileri burada eğitilmeye başlanmıştır. 8 Kasım 1920 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla Batı Cephesi ikiye ayrılmış, kumandanlıklara İsmet (İnönü) ve Refet (Bele) beyler getirilmiştir. Düzenli Orduya katılmaya karşı çıkan ve isyan eden Kuvvayı Seyyare birlikleri bastırılmış ve Batı Cephesinde otorite sağlanmıştır.
Yeni Türk Devleti-Türkiye’nin İlk Ordusu, 9 Aralık 1920’tarih ve 407 sayılı kararname ile, karargâhı Amasya'da bulunan 3. Kolordu'ya bağlı birlikler temel alınarak, devrin tanınmış kumandanlarından Nurettin Paşa kumandasında, Türkiye Büyük Millet Meclisi Ordusu- Merkez Ordusu adı altında, kişisel kanaatimce ve askeri deyimle Merkez Karargah niteliğinde kurulur. Bu gelişmelerle birlikte 27 Aralık 1920 tarihli hükûmet kararnamesi ile Kuvvayı Milliye kaldırılır ve 1921 yılı başlarından itibaren de Kuvvayi Milliye birliklerinin başlarına subaylar tayin edilmeye, birlikler kontrol altına alınmaya ve düzenli birliklere dönüştürülmeye başlanır.
Merkez Ordusu’nun görevi, o zamanlar elimizde kalan son birer avuç vatan parçaları olan Sıvas, Canik-Ordu, Samsun, Sinop, Amasya, Tokat, Çorum, Yozgat müstakil livalarını ( askeri deyimle Miralay-Albay kumandanlığındaki bir askeri birlik tarafından kontrol edilen bir bölge, idari deyimle vilayet ) ihtiva eden Orta Anadolu bölgesinde asayişi sağlamaktır. 5. ve 15 . ci Fırkalardan ve yeni kurulmakta olan 6. Atlı Piyade fırkasından oluşmuş, yaklaşık on bin kişilik bir asker sayısına sahiptir. İlk Çekirdek Ordu. Bölgeyi denetime alma, bölgedeki düşman hareketleri hakkında istihbarat yapmada ve Pontus, Koçgiri gibi isyanlarının bastırılmasında ve sair eşkıyalık hareketlerinin önlenmesinde gösterdiği başarılılarıyla, Kurtuluş Savaşımız sırasında büyük yararları olmuştur. Türk Kurtuluş Savaşı tarihinde mümtaz bir yeri olan Merkez Ordusu, 1920 yılı Aralık ayından başlayarak, 1922 yılı Şubat ayına kadar görevine devam etmiş, Büyük Taarruz öncesi, 1 ve 2. Orduların oluşturulması ile görevini tamamlamış ve 8 Şubat 1922 tarihinde , TBMM kararıyla lağvedilmiştir. Saygılarımla.
Bu haber toplam 1.165 defa okunmuştur
Yazı Yorumları ( 0 Adet)
Bu Yazıya Yorum Yapılmamış.
İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz?
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Hakları Saklıdır © 2018 Ünye Kent Gazetesi
| İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Yazılım: Doğru Ajans