“KALDI MI SOL YANIMIZ BOS...”
1970'li yillar. Çocuklugumuz Ünye Hamidiye Mahallesi’nde geçti.
Hamidiye mahallesi demek güzel insanlar demek. Zengin ile fakirin birbirine harmanlanmasi demek.
Bu insanlarin basinda gelenlerden birisi olan Safiye teyze hayatimda büyük iz birakmistir.
Kocaman bahçe içinde bulunan güzel bir ev. Aslinda evi güzel kilan içindeki güzel insanlar. Safiye teyze, oglu Güven abi, gelini Hatice abla... Sonradan aileye katilan torunlari; Seyfettin ve kiz kardesi.
Disardan eve gelip çikanlar da ev halki kadar güzel kisiler. Kizlari Özay ve Öznur teyze. Torunlari Ziya abi, Aysun abla, Ibrahim abi, ve Esin abla... Hepsi de güzel komsulardi, güzel insanlardi...
Mahallede oyun oynarken, yolun basinda Esin abla gözükürdü. Henüz ergen yaslarda. Ayaginda terlik ile hizla önümüzden geçerdi. Anneannesi olan Safiye teyzeye ugrardi. Kisa bir süre sonra ayni hizla yine önümüzden geçip giderdi.
Aradan çok uzun yillar geçti. 2017 Yilinin bir temmuz ayi. Ünye'de yaz iznindeyim. Çakirtepe’ye çiktim. Arkadaslar ile bulusacagiz.
Giristeki masada iki bayan gözüme çarpti. Aysun Bayraktar abla ile Esin Sever ablaydi bunlar. Aysun abla beni iyi taniyor. Esin abla belki hayâl meyal hatirlar beni.
Aysun abla masaya buyur etti beni. Aysun ablayi görmeyeli de yillar olmustu. Esin ablayi ise çocuklugumdan sonra bir daha görmemistim. Iki ablam, teyzekizlari ve ayni zamanda Safiye teyzemin torunlari oluyordu. Orada ikinci kez Esin ablam ile tanismis oldum.
Aradan bir sene geçti. 15 Temmuz 2018 yilinda tekrar bir araya geldik Çakirtepe’de. Bu sefer Aysun ablanin abisi Doktor Ziya abi ve kardesim Alaattin'de bize eslik etti. Kahvalti esliginde güzel sohbetler ettik.
2019 Yilinin yaz ayinda, Ünye Çamlik’ta denk geldim Esin ablaya bu sefer. Yürüyüse çikmisti büyük ihtimal. Ayaküstü kisa bir muhabbetimiz olmustu.
Bu gün bu güzel ablamin vefat haberini aldim. Ani bir rahatsizlik sunucu sonsuz âleme göç etti. Henüz 58 yasinda sevenlerini arkasinda birakarak Hakk’a yürüdü.
Ayaginda terlik, acele acele önümden geçerek neseyle Anneannesi safiye teyzeye giden Esin ablam, sonsuz âlemde onu bekleyen anneannesi Safiye teyzenin yanina da ayni acelecilik ve sevinçle ile gitti sanki.
“Allah sevdigi kullarini erkenden alirmis yanina” derler. Esin ablam da erkenden terk etti “BU KOCA YALAN DÜNYAYI.” Artik “GERÇEK MÂNÂ ÂLEMINDE” kendisi.
Allahim güzel Cennetine kabul eylesin Insaallah. Ailesi ve yakinlarina sabir diliyorum. Aysun ablamla kardes gibiydiler... Onlarin meshur Türkiye ve Dünya gezilerinde hep beraberdiler...
Aysun ablamin da sag yani bos kaldi artik. Aysun ablama Allah’tan çok sabir diliyorum. Bize artik bol bol dua etmek düser.
Gün senin günün Safiye teyzem! Torunun sana emanet! Onu en güzel sekilde agirlayacagini biliyoruz...
DÜNYA ÂLEMINDE BIR DEV, MANA ÂLEMINDE BIR CÜCEYIZ...
VE BIR KAPI...
AÇILIR VADEMIZ BITTIGINDE ÖTELERE...
************************************************************************************
SAATÇI FARUK BAY... ZAMAN SATAN BIRINI ZAMANSIZLIGA YOLCU ETMEK...
1980'li yillarin basi. Ünye’de geçen ergenlik yillarim. Benim zaman ile bir sorunum yok. Ama maalesef, “zamani gösteren saat ile” bir sorunum var.
Kol saati hastasiyim. Fakat kolumda bir saatim yok. Gecekondu çocuguz ya, baba da günlük yevmiyeci. Evin geçimi zor dönüyor zaten. Saati kim alacak bana?
Bir findik vakti bir defa sansimi denedim. Ali Gürsoylu’lara findik yevmiyesine giden Babam ve Annemin karsisinda aksama kadar agladim. Ekmek çikmadi tabi.
Ünye’nin Saatçi esnaflarindan Ahmet Bay'in vitrininde bir saat görmüs ve aninda âsik olmustum o saate. Altin renginde Stempo marka elektronik bir saat!
Çekinerek içeri girdim ve Ahmet Bay abiye saatin fiyatini sordum. Tam iki bin lira saatin fiyati!
Ben ondan sonra, iki günde bir vitrinin önünde saati seyrediyorum.
Kimse bana saat alamayacagina göre, is basa düsüyor demekti. Üç dört tane “gidik sepet” dedigimiz, minik sepet ayarladim. Dut toplayip Ünye Meydan’da satacagim.
Gün içinde dut agaçlarinin tepesinde dans ettim adeta.
Aylardan Ramazan. Aksam iftara yakin sepetler ile Ünye meydana iniyor, iftara eve gidenlere dutlarimi satiyorum. Sepeti yüz lira!
Arada Saatçi Ahmet Bay’in vitrinini ziyaret ediyorum... Çünkü saat her an satilabilir. Elimi çabuk tutmam gerekiyor.
“BAY SAATÇI DÜKKANI”NDA BABAYAVAS NADIR GÜRKAN VE FARUK BAY.
...
Nihayet tam iki bin lirayi bir araya denklestirdim. Aninda solugu Ahmet Bay’in karsisinda aldim. Yine her zamanki sicakligiyla birileriyle sohbet ediyordu...
Paralari özenle cebimden çikardim. Stempo marka saati alarak koluma taktim. Hey yavrum bee!! Günnes gibi parliyordu mübarek!
Ahmet Bay'a 'hayirli isler' diyerek Hamidiye yokusuna dayandim. Dogru eve gittim. Aksam olmasini bekledim dört gözle.
Aksam erkenden yattim. Yorgani kafamin üstüne çektim. Stempo saatin dügmesine bastim. El feneri misali saatin içi aydinlandi.
Gece bile saatin kaç oldugunu görebiliyordum artik. Güzel saatim benim...
Saatçi Ahmet Bay da hayata gözlerini yumdu. ZAMAN SATAN AHMET ABI GEÇEN GÜN ZAMANSIZLIGA YOLCU EDILMIS... Mekâni Cennet olsun.
ÜNYE'NIN NÜKTEDAN INSANLARI
BABAYAVAS NADIR GÜRKAN VE FARUK BAY.
....
Her Ünye’ye gidisimde artik solgunlasan vitrinine göz atmadan duramazdim. Zamaninda ne renkliydi o vitrin. Ahmet abi biraz da kalin sesi ile 'neye baktin oglum' derdi.
Allah merhameti ile muamele eder Insaallah. Yakinlarina sabirlar diliyorum.
10720,70%0,96
40,59% 0,02
46,44% 0,25
4310,81% 0,87
6934,82% 0,15
Ordu
01.08.2025