“İstanbul Sözleşmesi kadının yaşama hakkıdır”

Son dönemde çok konusulan ancak ne oldugu konusunda açiklayici bilgilerin yetersiz oldugu Istanbul Sözlesmesi ile ilgili olarak Avukat Hatice Açik’la görüstük.

Ünye Kent Gazetesi;

1-Istanbul Sözlesmesi neyi amaçlamaktadir?

Avukat Hatice Açik; “Istanbul Sözlesmesi ile ilk  amaçlanan kadinlari her türlü siddete karsi korumak ve kadina karsi siddeti ve aile içi siddeti önlemek, kovusturmak ve ortadan kaldirmaktir.

Sözlesmenin amaçlari arasinda   kadina karsi her türlü ayrimciligin ortadan kaldirilmasina katkida bulunmak ve kadinlari güçlendirmek de dahil olmak üzere, kadinlarla erkekler arasinda  somut esitligi önemli ölçüde yayginlastirmak ve saglamak bulunmaktadir.

Ayrica sözlesme ile kadina karsi siddet ve aile içi siddet magdurlarinin korunmasi ve bunlara yardim edilmesi için kapsamli bir çerçeve politika ve tedbirler tasarlamak ve bu tasarilari hayata geçirmek amaçlanmistir.

Sözlesmeyi imzalayarak taraf olmus devletler magdurun haklarini korumaya yönelik tedbirlerin cinsiyet, toplumsal cinsiyet, irk, renk, dil, din, siyasi veya baska bir görüs, ulusal veya sosyal köken, bir ulusal azinlikla baglantili olma, mülk, dogum, cinsel yönelim, toplumsal cinsiyet kimligi, saglik durumu, engellilik ,medeni hal, göçmen veya mülteci statüsü veya baska bir statü gibi, herhangi bir temele dayali olarak ayrimcilik yapilmadan uygulanmasini temin etmis ve güvence altina almistir. Bu sözlesme  Anayasamizda da  Yasama Hakkini düzenlemis olan 17.maddedeki “HERKES” taniminin hiçbir sekilde ayrimciliga yer vermeden uygulanmasi ve hayata geçirilmesi amacina hizmet etmektedir. Sonuç olarak sözlesme hükümleri incelendiginde kadinlara gerek kamu gerekse özel alanda siddete maruz kalmasinin önüne geçmek ve korunmasini saglamaktir.”

Ünye Kent Gazetesi;

2-Istanbul Sözlesmesi ile kadinlara hatta çocuklara ne gibi haklar koruma kapsamina alinmistir?

Avukat Hatice Açik; “Sözlesmede kadina ve çocuklara karsi gerek kamu gerekse özel alanda siddete maruz kalmaksizin özgürce yasama hakkinin yayginlastirilmasi koruma kapsamina alinmistir. Sözlesmenin madde basliklarinda da görüldügü gibi birçok yöntemle kadina karsi siddet ve aile içi siddeti önleyici ve yok edici tedbirlerin alinacagi görülmektedir.

Bu basliklar; farkindaligin arttirilmasi, egitim, profesyonel kadrolarin egitilmesi, önleyici müdahale ve tedavi programlari, özel sektör ve medyanin katilimi, genel destek hizmetleri, bireysel /toplu sikayetlerde saglanacak yardim, uzman destek hizmetleri, barinaklar, telefon yardim hatlari, cinsel siddet magdurlarina destek, çocuk taniklarin korunmasi ve bunlara destek saglanmasi, haber verme ve profesyonel kadrolarin bildirimleri gibi bir çok yöntemle kadina siddet ve aile içi siddete karsi önleyici tedbirler alinmak istenmistir.

Görüyoruz ki ülkemizde de kadinin  ve çocuklarin elinden alinan en önemli haklardan biri yasama hakkidir. Istanbul sözlesmesi de kadina ve çocuklara yasama hakkinin verilmesi ve bu hakkin korunmasi kapsaminda hazirlanmistir. Sözde namus adi altinda islenen cinayetleri önlemek namus kavraminin bir tek kadina atfedilmesinin önüne geçmek ve namusun cinsiyetinin olmadigini topluma ögretmek ve kabul ettirmek için Istanbul sözlesmesini desteklememiz ve tarafi olmaya devam etmemiz en dogru karar olacaktir.”

Ünye Kent Gazetesi;

3-Istanbul Sözlesmesinden çikilmasinin artisi mi olur, eksisi mi?

Avukat Hatice Açik; “Ülkemizde yasanan  kadin cinayetleri, çocuk istismarlari, aile içi siddet ve hayvanlara siddet her geçen gün artarak devam etmektedir. Istanbul sözlesmesinde esas alinmis olan önleyici tedbirlerin uygulanarak gelecege daha bilinçli ve ayrimciligin yok edildigi bir toplum birakmak, böyle bir sözlesmenin tedbirlerinin uygulanmasinda ülke olarak kendimizi nasil gelistirebilirizin pesine düsmek yerine sözlesmeden çikilmasinin söz konusu olmasi üzücü ve düsündürücüdür. Bu sözlesme ile cinsiyet ayrimciliginin tamamen ortadan kaldirilmasina yönelik önleyici tedbirlerin alinarak kadinlar ve çocuklar için daha güvenilir bir yasam temini hiçbir ayrimciligin yer almadigi bir toplum hedeflendiginin farkinda olmak ve desteklemek gerekmektedir.

Ünye Kent Gazetesi

4-Suanda sözlesmeden çikilmasinin nedeni olarak aile yapisinin bozulmasi gösteriliyor. Ancak siz bir avukat olarak sözlesmenin koruyucu oldugunu savunuyorsunuz. Bu konuda bir eksiklik oldugunu veya Istanbul sözlesmesinin içeriginin yanlis anlasildigini mi çikarmaliyiz?

Avukat Hatice Açik; “Istanbul Sözlesmesi'nin 4 temel konu üzerinde durdugu görülmektedir. Ilk olarak önleyici tedbirlerden bahsetmektedir. Bu  husus siddetin olusmasina engel olan bir toplum meydana getirmeyi ele almistir. Yani toplumsal cinsiyet esitligini tüm toplumda olusturmak istemektedir. Ikincisi, böyle bir toplum olusmasi kisa sürede olmayabilir. Böyle bir toplumun hemen  olusmasi mümkün olmadigi için tehdit söz konusuysa, kadinlari etkin, aktif olarak koruma görevinin üstlenilmesini saglamaktadir. Üçüncü asamada ise, önleyici bir toplum olusturulamadi, kadin aktif ve etkin bir sekilde de korunamadi, bunlardan sonra bir kadin zarar gördüyse, o zaman en azindan kovusturma yaparak etkili bir ceza sitemi olustur ve adaleti sagla. En son olarak da  kadinlari gelecege dönük güçlendir ve bunu göster, diyor. Bu hususlari düzenleyen bir sözlesmenin aile yapisini bozacak tehdit olusturuldugunu savunmak ve sözlesmeden çikarilma hususunun degerlendirilmesi kabul edilemez. Istanbul sözlesmesi ile cinsiyet ayrimciliginin tamamen ortadan kaldirilmasi amaçlanmis ve kadinin siddete ses çikarabilecegi sadece erkek egemen bir toplumun söz konusu olmadigi, yasamlari ve istekleri dogrultusunda kadininda haklarinin ve taleplerinin bulunacagi bir düzenleme getirilmektedir. Ülkemizde birçok kadin esinden bosanmak veya sevgilisinden ayrilmak istedigi için esi veya sevgilisi tarafindan siddet görmekte hatta bu nedenlerle kadin cinayetleri olmaktadir. Kadinin isteklerinin ve yasam hakkinin hiçe sayildigi zaten saglikli olmayan bir aile yapisinin herhangi bir sözlesme ile hele de kadina siddet ve aile içi siddeti önlemek amaci tasiyan bir sözlesmenin bu yapiyi bozmasi asla düsünülemez.Siddete maruz kalan ve maruz kalma tehlikesi altinda olan kadin ve çocuklarin bu sözlesme ile  hukuki, psikolojik, danismanlik hizmeti, finansal yardim, konut saglama, egitim, ögretim, tazminat, velayet altina alma, ziyaret haklari, emniyet ve is bulma alanlarinda desteklenmekte ve korunmaktadir. Istanbul sözlesmesi ile kadina en önemli hakki olan yasam hakki verilmektedir.

Ünye Kent Gazetesi

5-Siz iptal edilmemesinden yana misiniz?

Avukat Hatice Açik; “Kadina ve çocuklara en önemli hakki olan yasam hakkini saglamak sadece kadinlarin degil hiçbir ayrimcilik gözetmeksizin tüm toplumun bir görevidir. Bu görev içinde böyle bir sözlesmenin aile yapisinin bozulmasi gibi zaten hastalikli aile yapilarini normallestirir bir tutumla bozuldugunu iddia ederek sözlesmenin iptalini istemek topluma en önemlisi kadinlara ve çocuklara olan görevin kötüye kullanilmasindan baska bir sey degildir. Bu nedenle tüm siddete maruz kalmis kadinlar ve tüm cinayete kurban gitmis kadinlarimiz için kadina ve çocuga daha güvenilir, daha özgür bir yasam için Istanbul Sözlesmesini desteklemeli ve uygulamaliyiz.”

 ÜNYE KENT