Karadeniz’in Kayıp Tarihi Ünye Kalesi

Ahmet Derya Varilci – Ahmet Kabayel Ünye Tarih Araştırma Gurubu

Canik Dergisi 10.03.2020 08:39:18 900 0
Karadeniz’in  Kayıp Tarihi Ünye Kalesi

Antik Dönem Anadolu tarihi Hititlere kadar gider. 19. yüz yilin basindan itibaren Avrupali Oryantalistlerin ve gezginlerin Osmanli topraklarindaki kesifleri Misir, Sümer, Asur ve Babil gibi büyük Eskiçag uygarliklarinin taninmasina yol açmistir. Bu kesiflerin dorugu Hititler üzerine Anadolu’da yapilan arkeolojik kazilardir. Ne var ki, Anadolu’da yapilan arastirmalarin çogunlugu Marmara, Ege ve Akdeniz bölgelerini kapsamaktadir. Iç Anadolu ve Dogu Anadolu’dan sonra sira Karadeniz bölgesine gelmisse de, daha önce baslatilan çalisma alanlarinda beklenenden çok daha ileride buluntulara rastlanmasi ve çalismalarin agir aksak yürütülmesi nedeniyle Karadeniz’e yeterli özen gösterilememektedir.

Diger yandan Karadeniz ikliminin ve bitki örtüsünün yol açtigi olumsuz etkiler nedeniyle kalici tas eserler, antik yapilar ve devasa mabetler yoktur. Daha çok ahsap yapi tekniginin kullanildigindan olsa gerek, Karadeniz’de tarihsel kalintilar yok denecek kadar azdir. Kiyi seridi boyunca birkaç antik kaya mezari, sur kalintilari, Ortaçag kale kalintilari ve bazi yakin dönem yapilar disinda tarih meraklilarinin dikkatini çekecek eserlerden yoksundur.

Mevcut eserlere deginmek gerekirse, nispeten yakin dönemi yansitan Sinop Kalesi ve Sümela Manastiri Karadeniz’in ilgi gören tarihsel – turistik eserlerinin basinda gelir.

Arkeolojik kazi baglaminda Bafra ve Samsun’daki iki höyük ve son yillarda baslanan Kurul Kayasi (Ordu) ve Çingirt Kale (Fatsa) kazilari Karadeniz arkeolojisi adina yapilan en önemli çalismalardir.

Simdiye kadar üzerinde yüzey temizligi disinda ciddi hiçbir çalismanin yapilmadigi Karadeniz’in önemli tarihsel noktalarindan biri de Ünye Kalesi’dir.

 

 

Ünye Kalesi’nin Makûs Talihi   

Önemli tarihsel kalintilardan biri olan Ünye Kalesi günümüzde Karadeniz’in kayip tarihini temsil etmektedir.  Simdiye degin ihmal edilmis, üzerine tarihsel gerçekligiyle uzaktan yakindan ilgisi bulunmayan surlar insa edilmis ve uzun yillar definecilerin tahribine terk edilmistir. Yapilan yüzey temizlikleri kalede bilinmeyen çok sayida kaya mezarinin, tünel ve kanallarin oldugunu ortaya çikarsa da kalenin tahrip edilmesinin önüne geçememistir. Mezarlardan çikarilan iskeletler ve kafatasi kemikleri maalesef üzerlerinde hiçbir arastirma yapilmadan yok edilmistir.

Simdiye kadar kalede yapilan çalismalar yüzey temizliginden ibarettir. Yillarin getirdigi sahipsizlik nedeniyle yogun bitki örtüsüyle kapanmis olan kalede bu temizligi sürekli hale getirmek ve kaleyi ziyaretçilere açmak için bazi koruyucu düzenlemelerin yapilmasi gerekmektedir. Hepsinden önemlisi Karadeniz’in kayip tarihini bulmak için bir an önce Ünye Kalesi’nde arkeolojik çalismalara baslanmalidir. Eldeki veriler ölçüsünde bile Ünye Kalesi azimsanmayacak düzeyde Karadeniz’in kayip tarihini yansitmaktadir.

 

      

 

II. Mithridates’in Anit Mezari

Ünye Kalesi’ne girerken karsilastigimiz ilk veri yerden 10 metre yükseklikte, 3 metre genisligindeki tetrasil kaya mezaridir. Mezara ulasimi saglayan basamaklar çok önceden çökmüs oldugundan kalenin en korunakli kismidir. Yüksekligi 2 metre olan kaya mezarinin üst kisminda üçgen bir alinlik bulunmaktadir. Üçgen alinligin üç kenarina oyulmus figürler göze çarpmaktadir. Sag taraftaki kartal figürü digerlerine göre daha iyi korunmus olup Bogaziçi Üniversitesi Profesörlerinden John Frelly’nin bir iddiasina kaynaklik etmektedir.

John Frelly: '14. yüzyilda Jean d'Arras’in Mélusine adli romaninda geçen Atmaca Kalesi, aslinda Ünye Kalesi’dir.' demektedir. Dünyanin ilk romani sayilan Mélusine, kalede esir tutulan bir kraliçeden bahsetmektedir: (John Freely – Türkiye Uygarliklar Rehberi-2 , s. 114-115, Yapi Kredi Yay. 4.Baski, Istanbul 2008)

 

 

Kale’nin Kesfedilmemis Tünelleri

Mélusine romaninda geçen bir baska ayrinti, kraliçe’nin kaçirilmasinda kullanilan kaledeki çok sayida tünel ve dehlizlerdir. 11 Mayis 2013 tarihinde Ünye Tarih Arastirma Grubu olarak Samsun Dagcilik Kulübü (SAMDAK) ile birlikte Ünye Kalesi’nin karanlik tüneline indik. Tarihi tünel irili ufakli tonlarca tasla kapanmisti. Oysa tünel ayni egimde asagiya dogru devam etmekte, kalenin derinliklerine dogru uzayip gitmekteydi. Bu taslar temizlenmeli ve tünelin nerelere ulastigi tespit edilmeliydi.

 

    

Tas disinda tünellere atilmis baska neler var?

Pet sise, insaat demiri ve yanmis otomobil lastikleri... Tünelin dibinde her taraf kapkaradir. Yukaridan yakarak attiklari lastikleri izleyerek tünelin sonunu görmeye çalisan merakli defineciler asagisini cehenneme çevirmislerdir. Aslinda kalenin kullanilamaz duruma gelmesi, son Pontus Krali 6. Mithridates ile Romali komutan Pompeus arasindaki savasin ürünüdür. Ünye Kalesi gibi onlarca kaleyi Pontus kralinin elinden alan Romalilar kalelerdeki hazineleri almakla yetinmemis, düsman askerlerinin gelip bir daha bu kaleleri kullanmamasi için tahrip de etmislerdir. Kalenin surlari yikilmis, içindeki barinaklar yok edilmis ve kaleye ait ne kadar tünel yahut dehliz varsa hepsi büyük kaya parçalariyla kapatilmistir.

 

Hititler Döneminde Ünye Kalesi 

Kalenin tarihini çok daha eski zamanlara çekmek mümkündür. Ulasilmasi zor, sarp bir kaya üzerine kurulan kale, korunma amaciyla Pontuslardan önce tahkim edilmis olmasi ihtimali mevcuttur.

Hitit Kralliginin yükselise geçtigi Eski krallik Döneminde (MÖ. 17. yüzyil) Kuzey’den gelen Kaska akinlarina karsi zaman zaman harekete geçildigi ve Dogu Karadeniz kiyi seridinde ilerleyerek Hititlerin yillarca bölgeyi ellerinde bulundurduklari bilinmektedir. Ayni dönemde Anadolu’nun kuzeyinde adindan sikça bahsedilen diger bir önemli yerlesim Zalpa’dir. Ancak, bu kentin yerinin neresi oldugu kesinlik kazanmamistir.  Arastirmacilarin çogu bu kentin Karadeniz kiyisinda, Kizilirmak yahut Yesilirmak’in Karadeniz’e döküldügü yerlere yakin bir konumda oldugu ileri sürmektedir.

Hitit Imparatorlugunun yikilisina dair farkli tezler ortaya atilir.

MÖ 4. yüzyilda 1. Suppiluliuma (MÖ 1344-1322) ile baslayan ve 2. Mursili (MÖ 1321-1295) devrinde devam eden bir veba salginindan söz edilir. 20 yil süren bu salginin Hititler'in esas yikilma nedeni oldugu ileri sürülmektedir.

Anadolu’nun ve Karadeniz'in kayip tarihi bu dönemde yazilan kil tabletlerde mevcuttur. “Hitit Beylikleri” denilen ve bu dönemi takip eden Geç Hitit devletlerinin de yikilisiyla göçler hizlanir. Hitit kavimlerinin bir kismi Güney’e bir kismi da muhtemelen Kuzey’e dogru ilerleyip, Kaska akinlarindan asina olduklari Canik Daglarini asarak tahkime elverisli noktalarda kaleler kurmuslardir.

Bu kalelerden biri de Ünye Kalesi’dir.

Hititlerden sonra tarih sahnesinde yer alan Frigler, Karadeniz’e açilan Miletoslular, Atinalilar, Persler ve Iskender’in askerleri… Ardindan Komagene uygarligi, Urartular ve Pontuslar… Ünye Kalesi’nden çok uzakta yasamamislardir. 

Karadeniz’in kayip tarihi, sehir merkezine 5 kilometre uzaklikta, Ünye Kalesi’nde kesfedilmeyi beklemektedir.

 


  • Pazartesi 13.2 ° / 6.8 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Salı 15.8 ° / 8.3 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Çarşamba 18.9 ° / 8.3 ° Güneşli
  • BIST 100

    10276,88%0,67
  • DOLAR

    32,34% -0,07
  • EURO

    34,74% 0,06
  • GRAM ALTIN

    2390,37% -0,26
  • Ç. ALTIN

    3880,65% 0,07

Ordu

06.05.2024

  • İMSAK 03:32
  • GÜNEŞ 05:13
  • ÖĞLE 12:30
  • İKİNDİ 16:23
  • AKŞAM 19:37
  • YATSI 21:11
https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593