Yerel seçimler sürecinde projeler açıklanıyor.
Açıklanıyor da… Ben sıkıldım proje dinlemekten…
Ünye Akkuş Niksar yolu… Liman… OSB… Üniversite… Yoruldum, bıktım bunları duymaktan.
Birde küçük düşünülmesinden… İşin tam manasıyla bilinmiyor olmasından sıkıldım… Patlamak üzereyim!
Bakın anlatayım…
Ünye Akkuş Niksar yolu denip duruluyor ya… Bu yol Ünye Akkuş Niksar ilçelerini birbirine bağlayan bir yol değil… Asıl anlamıyla ve de asıl işleviyle Karadeniz, İç Anadolu, Akdeniz’i birbirine bağlayan bölgelerarası bir yol. Yani Karadeniz-Akdeniz yolu…
Hadi vatandaş neyse de… Koca koca siyasetçilere ne dersin? Yolun ne olduğunun, asıl niye yapıldığının farkında değiller.
Ama devlet büyük… Devlet aklı büyük… Duble otoyolu Akdeniz’den başlattı… İç Anadolu’dan Karadeniz’e Tokat Niksar’a kadar ulaştırdı. Oradan da sahile, Ünye’ye kadar indirmek üzere işi ihale aşamasına kadar getirdi.
Neyse bizim siyasetçiler işi yine de Ünye Akkuş Niksar yolu bilsin… Mevcut yoldaki işi takip edip yaptırsınlar öper baş üstüne koyarız.
Diğeri büyük iş… Onları aşar. Şartlar oluştuğunda devlet yaptırır.
Gelelim Ünye Limanına…
Ünye Limanını büyüteceğiz… Uluslararası liman yapacağız diyorlar… Ama Limanın adını söylemiyorlar.
Hal bu ki limanın adı konuldu.
Neydi adı hatırlatayım; Ünye Port…
Ama dikkat edin bakın bu ad kullanılmıyor.
Çünkü bu adın gerisinde kaldılar.
2015 yılında Ünye Limanını, Ünye Port olarak projelendirenler ne yapmışlardı?
Burayı uluslararası hacimde düşünmüş… Uluslararası ihalelere çıkmış… Buna yönelik çalışma başlatmışlardı.
Bugün ne yapılıyor?
Büyüteceğiz deniyor. Bırak uluslararası ihaleyi, yerli firma bile bulup ihale edemiyorlar.
Niye? Çünkü küçük düşünüp işin gerisinde kalıyorlar.
OSB…
Ünye OSB ile ilgili 35 yılın ardından nihayet çalışma başlatıldı.
Bizim siyasilerimiz, büyüklerimiz dedim ya küçük düşünüyor… Küçük işlerle avunuyor.
OSB yapılan alanda yer kalmamış… Yeni yeni yatırımcılardan yer talebi var. Dolayısıyla 2. OSB alanı gerekiyor.
Hatta bırak 2. OSB’yi aynı sektörün buluştuğu nitelikli, uzman OSB alanlarından söz ediliyor.
Bunlar hiç umurlarında değil bizimkilerin…
Bilmiyorlar ki, henüz iki OSB’si olan Ordu ilinin yarısı kadar olan Giresun’da 4 OSB var. Ayrıca iç bölgedeki Şebinkarahisar’da 5. OSB’si kuruluyor.
Üniversite…
Ünye, üniversite talebi ve bu konuda yarattığı iç dinamiği ile bölgesinde dikkat çeken bir şehir.
Dikkat çekiyor çekmesine de… Siyasetçilerimizin dikkatini çekemiyor maalesef…
Ünyeliler diyor ki; şehrimiz üniversite şehri olsun… Bunun için de gayret gösteriyor, fakültesine para bulup yer alıyor… Yüksekokuluna bina buluyor. Yerleşke için müstesna bir yer tahsisi yapıyor.
Ama çıkıp ta bir siyasimiz bizim hakkımız Ünye Üniversitesi deyip, çalışma yapmıyor.
İl adayı olduğunu haklı olarak iddia ettiğimiz Ünye’de böylesine gerilerde kalınıyorken… Siyasilerimizin açıkladığı projelere bakın…
Hiç birisi bu işlerin hakkını veren… Hatta bunları da aşan proje dile getirmiyor.
Bunlar, bütün bu kısır döngü daralttı, bunalttı beni… Artık afakanlar basmaya başladı.
Yeni şeyler duymak istiyorum, büyük projler….
1986 yılında rahmetli İsmail Cerrahoğlu Belediye Başkanıydı bu şehrin.
Dönemin Sanayi Ticaret Bakanı rahmetli Şükrü Yürür’e demişti ki,
“Ben Tabakhane Deresine proje düşünüyorum. Deniz suyunu ırmak içine salmak üzere bir çalışma yapıp, buradan Kale’ye kayıklarla gezinti… Olta balıkçılığı… Kenarlarında balıkçı lokantaları düşünüyorum. Böylece burası Karadeniz’in Haliç’i olur, turizmde patlama yaparız.”
İsmail Cerrahoğlu, bu hayali için çalışma yapamadı. Çünkü bir kez başkan oldu, 2. sefer seçilemedi.
Ben yıllar sonra Şükrü Yürür’e; bu projeyi sordum, “Yapılabilir miydi?” dedim.
1986’da İsmail Cerrahoğlu’dan ilk duyduğunda DSİ ile görüştüğünü… “Olabilir. Hatta örnek proje olur” dendiğini söyledi.
2018 yılında Eskişehir’e yolum düştüğünde gördüm. Porsuk Çayı Eskişehir’i ne hale getirmiş şahit oldum.
Kim becerdi Eskişehir’de bu işi? Eskişehirli siyasetçiler... Onların başındaki Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen…
Ben böyle işler duymak, böyle büyük işlerin yapıldığını görmek istiyorum yaşadığım şehirde…
Tabakhane Deresiyle Kale’ye kayıkla ulaşılabilmesinin… Kayıktan inince teleferikle Kale’ye çıkılmasının… Kızılkaya’daki tarih ve doğal varlığın turizme açılmasının… Kale’ye çıkan teleferikle Kızılkaya’ya da ulaşılabilmesinin projelerini dile getiren siyasetçileri dinlemek istiyorum.
Bunları yapamazsak… Yaşadığımız şehirde büyük büyük projeler düşünüp büyük işler gerçekleştiremezsek, Ünye’ye gelen kurvaziyer gemisine süreklilik kazandıramaz… Samsun’a, Amasra’ya kaçırırız.
Ne demiş Hz Mevlana; “Dün dünde kaldı, bugün yeni şeyler söylemek lazım.”
Dünde, geçmişte yaşamamamız gerektiğine işaret eden Peygamberimizin “İki günü eşit olan zarardadır” hadisi her şeyi izah ediyor anlayabilene.
Kalın sağlıcakla…
