ARİF TAKICI


Atlantik Pasifik Arasında Kaldık

Güncel


Amerika Rusya’ya Ukrayna karşısında diz çöktüremeyince NATO’yu devreye sokmaya çalışmaktadır. 

Böyle bir durumun gerçekleşmesi ise bizim için faydasızlığının yanı sıra hep sorun olan NATO’nun sorgulanmasını gündeme getirir. 

Soğuk savaş rüzgârı Sovyetlerin dağılmasından sonra başka bir eksene, düşman belli hedef yeşil, yani İslam ülkeleri hedefine yöneldi. Bu durum dünya siyasetinde önemli siyasi değişimlere, bazı ülkelerin toplumsal travmalar geçirmesine ve askeri darbelere, bazı ülkelerin ekonomik ambargolarla sarsılmasına ve bu yüzden liderlerin ve siyasi partilerin sorunlu yıllar yaşamasına sebep oldu. 

Diğer yandan bu durum Atlantik Pasifik kapışmasına, yani Amerikan Rusya ve Çin’in rekabetinin en üst seviyeye tırmanmasına konu olmuştur. 

Yine bu gelişen durum NATO’nun etki ve gücünün,  Ülkemiz için güvenirliliği ve faydasının sorgulanmasını zaruri kılmıştır. 

Olaya bu argümanların penceresinden baktığımızda Ülkemiz için NATO’ya girdiğimizden bu yana NATO bizim için hiç bu kadar çetrefilli ve güven sorunu olan bir kuruluş olmamıştı. 

Çok yakın tarihte karşılaştıklarımız bunun apaçık kanıtlarıdır.  Örneğin sınırımızın yanı aşında Suriye savaşı başladığında çağrımız üzerine Avrupa ülkelerinin ve NATO’nun Suriye sınırına yerleştirdiği patriot füzelerini ülkemiz için tehdit devam etmesine rağmen çok kısa süre sonra geri çekmesi, ülkemiz aleyhine Gladyo ile ilişkisini uzun yıllar sürdürmesi, PKK başta olmak üzere ülkemize zarar veren teröre hem her türlü destek vermesi, hem de o teröristleri ülkelerinde himaye etmesi, 15 Temmuz darbesini ancak birkaç gün sonra kınaması ve Fetö uzantılarının ülkelerinde barınmalarına müsamaha göstermeleri, Avrupa ülkeleri ve NATO’nun güvenirliliğini sorgulanır hale getirmiştir. 

Yine Amerika’nın Irak’a saldırması aşamasında teskere konusunun TBMM ‘sinde onaylanmaması meselesinin rövanşını askerimizin başına çuval geçirerek almaya kalkışmasını müteakip iki ülkenin arasına giren soğukluğun bir türlü tamir edilememesi,  Davos’ta İsrail Başbakanı ile meydana gelen sorunun İsrail tarafından sür git edilmesi ve sonrasında İsrail’in rövanşını mavi Marmara olayı ile almaya kalkışması süreci yaşanmıştır.  Amerika otur deyince oturmayan, eskisi gibi dizayn edemediği Türkiye’yi Fetö eliyle 15 Temmuz darbesini gerçekleştirerek Türkiye’yi hizaya getirmeye kalkışmıştır. 

Dolayısıyla Fetö elebaşını da bırakın teslim etmeyi özel malikânesinde Amerikan istihbaratınca can güvenliğini sağlatmaktadır. Diğer yandan, Rusya’dan S 400 füzeleri alıyoruz diye (F 35’leri ve istediğimiz füzeleri vermediği halde)Türkiye’ye ekonomik operasyonlar çekerek cezalandırmak tuz biber olmuştur.  

Bu tartışmalı politikalar Türkiye’yi Amerikan etkisinden çıkmaya ve başka ittifaklar aramaya zorlamıştır. 

Dolayısıyla Türkiye şartların zorlamasıyla, hem Amerika’nın F 35’leri ve patriotları vermemesi sebebiyle, hem de Suriye’de PYD ‘ye destek vererek Türkiye’nin güvenliğini hiçe sayması sebebiyle Rusya ile yakınlaşmış, İran Çin ve Hindistan ile birçok konuda ittifak kurmak yolunu tercih etmiştir.   Bu durum esasen Türk solunun öteden beri benimsediği politika olmasına rağmen, sadece AKP yaptığı için desteklemediği, hatta eleştirdiği politika olmuştur. 

Bahçelinin sözlerine kulak vermek bu yüzden önemlidir…   Bahçelinin mütemadiyen dile getirdiği Beka meselesi tamda bu duruma işaret etmekte, beka meselesinin herkesçe ciddiye alınması ile birlik beraberlik hususun da milli bir duruş sergilemesini zaruri kılmaktadır.  

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593