Bireylere egitimde firsat esitliginin sunulmasi ve herkesin beden ve ruh sagligini koruyarak hayatini sürdürebilecegi sartlara ulasabilmesi için devletin gerekli düzenlemeleri yapma ve piyasayi denetleme yükümlülügü bulunmaktadir.
Sevgili okurlarim unutmamak gerekir ki insanlari ev sahibi yapmak, onlarin refahini arttiran, hayata sikica tutunmalarini ve gelecege güvenle bakmalarini saglayan en önemli ekonomik faaliyettir.
Uygar bir ülkede her vatandas çagin gerekleri kapsaminda barinma ihtiyacini karsilayan bir konut, yurt ya da isyerine sahip olabilmeli, Üniversite Yüksekögrenim ögrenciler barinma ve diger sorunlarla karsilasmamali ve mezuniyet sonrasi istihdamlari için çalismalar yapilmalidir.
Evet simdi dikkatlice okuyalim;
“Yurtlar çogunlukla devlet tarafindan yönetilmektedir (Yurt-Kur) ama ayni zamanda özel yurtlar ve kâr amaci gütmeyen kuruluslarin yurtlari da mevcut. Buna ek olarak bazi üniversitelerin kendi konutlari da bulunmakta.
Yurtlarda kalmak istemezseniz, lüks konutlardan, orta halli ve daha küçük konutlara kadar birçok seçenek bulunmakta.
Yurt odalarinda mini buzdolabi her ögrenci için çalisma masa ve sandalyesi, elbise ve ihtiyaç dolabi, ayakkabi dolabi bulunmakta olup ögrencilerimize yurt yönetimi tarafindan nevresim takimi, yorgan ve yastik verilmekte. Isteyen ögrenciler kendi nevresim takimlarini getirip kullanabilirler. Yurt binalarinda çalisma odasi, televizyon salonu, mutfak ve çamasir odasi ile mimarlik ögrencilerimiz için çizim salonu bulunmakta. Çamasir odalarinda yeterli sayida otomatik çamasir ve kurutma makineleri, ütü ve ütü masasi ögrencilerin kullanimina sunulmakta.
Ögrencilerin kullandigi yatak takimlari periyodik olarak, ayrica ihtiyaç oldugunda degistirilmekte. Kirli yatak takimlari sanayi tipi makinalarin yer aldigi çamasirhanede yikanmakta ve ütülenmekte. 24 saat sicak su.
Yurtlarla sehir merkezi arasinda ulasim, 07:00-24:00 saatleri arasinda metro, dolmus ve belediye otobüsleri ile yapilmaktadir. Ayrica ögrencilerin derslerine zamaninda gidebilmeleri için belli saatlerde yurtlardan bölümlere ring servisleri yapilmakta.
Yurtlar bölgesinde 24 saat hizmet veren Saglik ve Rehberlik Merkezi mevcut.”
Türkiye’de ögrenci oldugunuz için egitim ve konaklama konusuna gelince de sansli oldugunuzu söyleyebiliriz. Takdir ülkemizi yönetenler ve siz degerli veliler ile gelecegimiz ögrencilerimizindir.
Evet; simdi bu satilari okurken acaba bu yazar nerede yasiyor? Hangi ülkeden bahsediyor diye heyecanlaniyor ve keske bizim ülkemizde de olsa dediginizi duyar gibiyim. Evet degerli okurlarim böyle ülkeler yok degil ama bizim ülkemizde maalesef bu yazim gönlümüzden geçen bir hayaldir. Ama gerçeklesmemesi içinde bir neden yoktur.
Iste Ülkemizin bir gerçegi daha. Üniversiteyi kazanan ögrenciler daha “kazandik” diye sevinemeden ya da 3 yariyil boyunca “uzaktan egitme” mahkum edilen ögrenciler yüz yüze egitime dönecegine sevinemeden çok ciddi bir sorunla karsilasti: Barinma sorunu!
Üstelik bu sefer karsi karsiya olunan barinma sorunu, ögrencilerin önceki yillardaki barinma sorunuyla karsilastirilamaz büyüklükte; yüzde yüz artisa varan ev kiralari ve özel yurt fiyatlariyla, tarikat-cemaat yurtlari dayatmasi ve KYK yurtlarinin yetersizligi ile! Ailesinin yasadigi il disinda üniversiteye giren emekçi ailenin çocuklari için barinma sorunu bütün öteki sorunlarin önüne geçmis bulunuyor.
Kimi ögrenciler, “Barinamiyoruz” diyerek parklarda yatarak seslerini duyurmaya çalisirken, kimi ögrenciler okullar açilincaya kadar bütçesine uygun bir ev ya yurt bulmak için umutsuz bir çaba içinde, kimileri de yarim gün çalisacagi bir is aramaya baslamis bulunuyor. Azimsanmayacak bir ögrenci kitlesinin ise, örnegin Istanbul’da barinma imkani bulamayan ögrencilerin kayitlarini daha küçük illere aldirmaya çalistiklari, hatta kayitlarini dondurup eve dönerek “barinma sorunlarini” çözmeye çalistiklari haberlere yansiyor.
Baska bir çözüm olarak; Ögrenci kitlesini adim adim TÜRGEV, TÜGVA, Ensar gibi tarikat-cemaat yurtlarina dogru itmektedir. Parasal bakimdan onlarin fiyatlari da ortalama bir emekçi ailesinin karsilamasinin çok ötesindedir ama bu yurtlara devlet ögrenci basina (650-800 TL) destek vermektedir. Yani yoksul ailelerin gençleri için tarikat-cemaat yurtlarinda barinmak, seçenekler arasinda bir seçenek degil “Zorunlu kalinmis bir hal”, “bir dayatma”dir! Oysa Sosyal devlet; bireylere asgari gelir güvencesi veren, onlari toplumsal risklere karsi koruyan, sosyal güvenlik olanagi saglayan ve yurttaslarin tümüne egitim, saglik, barinma gibi hizmetleri sunan bir anlayisi ifadesinden yola çikarsak Anayasamiza göre barinma yasal bir hak’tir.
Anayasamiza göre ülkemiz, demokratik, laik, hukukun üstün kilindigi sosyal devlettir. Sosyal bir devletin ülkedeki barinma sorununu çözmekle yükümlü olup bu gün gündemimizde olan fahis kiralar, yurt ücretleri ve astronomik seviyelerde fiyatlanan emlak sorununa çözüm getirebilmenin iktidarlarin en önemli görevleri arasinda olmalidir.
Bir ülkenin gelisebilmesi ve daha güçlü hale gelebilmesi için, mutlaka sosyal devlet düzeyine ulasmasi gerekmektedir.
Egitim, barinma anayasal bir haktir. Sosyal devlet halkina bu olanaklari saglamak zorundadir. Halkimizin yarisindan fazlasinin mahkum oldugu asgari ücret olan 2800 lira ile bir aile çocugunu il disinda nasil okutabilir? Bu nedenle çogu dar gelirli ailelerimiz çocuklarini bir an önce okuyup hayata atilsinlar diyerek çocuklarini 2 yil süren, mezuniyet sonrasi istihdam imkani olan özel yada serbest piyasada isyeri açabilecek programlara kayit yaptirmaktadir.
Evet; her ili birakalim, alt yapilari tamamlanmamis neredeyse her ilçeye bir üniversite açilirken, burada çocuklarimizin barinmalari düsünülmemis oldugundan bu yil daha da artan Üniversite ögrencilerinin barinma soruna çözüm bulmak için çalisan, Ögrencilerimizin bir ev ya da yurt bulup yerlesene kadar özel otel ve misafirhanelerde agirlayan Ihtiyaç hasil oldugunda kamu misafirhanelerimizi geçici süreyle bütün ögrencilerimizin emrine açacagiz diyen ORDU ilimiz Valimiz Sayin Tuncay Sonel basta olmak üzere Ankara, Istanbul, Izmir, Sakarya, Gaziantep, Sivas, Kayseri, Nigde, Tunceli gibi pek çok sehirde valilikler, belediyeler, dernekler, sivil toplum kuruluslarina tesekkür ediyorum.
Unutulmamalidir ki; Barinma sorunu ve diger ekonomik nedenlerle egitimlerini kisitlayan bu çocuklarimiz belki de imkan verilse yarin bu ülkenin doktorlari mühendisleri yöneticileri olacaklar Vatana Millete hizmet edeceklerdir. ..
