İSMAİL AYDIN


Batı Hayranlığı

Eğitimci-Yazar


“Anadolu çocuğu Avusturya'nın nüfusunu, Norveç'in meşhur şehirlerini, İtalya'nın sanayi merkezlerini biliyor da Selçuklu mimarisindeki tabiatın ruhundan fışkırmış gibi ruha sükûn getiren mütevazı güzelliğin ne olduğunu bilmiyor. Türk mimarisini ve güzel sanatlarını, İslam sanatlarını.” diyen üstat Nurettin Topçu ne kadar da doğru söylemiş değil mi? 

Son iki yüz yılda Müslüman coğrafyalarında uygulanmaya konan çağdaşlaşma, modernleşme adı altında sessizce yapılan işgaller meyvelerini vermeye başladı. Bu sessiz ve sinsi oyunların Müslüman âleminin göğsünde sapladığı hançerin adı Batı hayranlığı. 

Osmanlı'da 1800’lü yıllardan itibaren başlayan Batı hayranlığı ve “her güzel ve iyi olan ancak Batı'dan gelir” virüsü, devlet kadrolarına da bulaşınca emperyalist Batılı ülkeler Osmanlı'yı önce kültürel, sonra ekonomik ve nihayetinde fiziki olarak parçaladı. 

Aynı durum Cumhuriyet döneminde de devam etti ve Türk toplumu adına Batı hayranlığı hep devam etti. Hatta öyle zamanlar oldu ki, Münevver Müslüman Türk aydınlarından Batı hayranlığını eleştirenler baskı ve zulüm altında bırakıldı. 

Batı hayranlığı dediğimiz hastalık, toplumun vücuduna öyle yerleşti ki kuşaklar boyunca devam ettiği gibi bugün durdurulamaz boyutlara ulaştı. Batı hayranlığının, Türk toplumunun genetiğine yaptığı tahribatın boyutunu belirlemek, dehşet verici olabilir. 

Fakat bugün onlara özenen, onlara heveslenen, onlar gibi davranıp onların ekmeğini yiyip, kılıcını sallamak için can atan kitleler var toplumda. 

Çünkü onların kurtarıcı olabileceği, onların bizi medenileştireceğini söylene söylene kabul ettirildi genç kuşaklara. 

Bugün hala medya Batı hayranlığını pompalıyor. Kendi güzelliklerimizi bir kenara itip, Batının güzelliklerini sevdirmeye çalışıyor. 

Gençlerimizi kendi öz milli eğitim müfredatımızda dahi Batının medeniyetini, ilmini, bilimini demokrasisini, insan haklarını öve öve bitiremiyoruz. Haliyle Türk çocuğu her yerde yapılan propagandaların rüzgârına kapılarak Batı hayranı oluveriyor. 

Bugün evlatlarımızı Batı hayranlığından kurtarıp kendi özüne döndürmeye ihtiyacımız var. 

Türk çocuğu, tarihini ve atasını tanıdıkça bugün olduğundan daha güçlü olacaktır ve bunu gerçekleştirmek için yapılacak çalışmalar bizlerin boynuna borçtur. 

Ne dedi Başbuğ Atatürk; “Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur.”

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593