EREN TOKGÖZ


CAMDAN KAFESLER


Temel ile Idris  arkadaslari  Memis aganin kahvesinde kuytu kösedeki masada derin hesaplar içindedirler. Çok cazip firsatlari olan Amerika da yap-sat insaat yapmaya karar verirler ve ABD nin yoluna koyulurlar. Bulduklari arsa üzerine yapacaklari bina için Imar Dairesine giderler. On kattan  baslayip   yetmisbes kata kadar sartname gerekliliklerini siralar yetkililer.  Kat sayisi arttikça sartlar agirlasmaktadir. Nihayetinde 100 kat ve sartlarinda mutabik kalirlar. Projeler hazirlanacak onaylanacak ve akabinde insaat baslayacaktir. Imar Dairesinin dis kapisindan avluya  çiktiklarinda ; Temel sagina soluna bakar, yakinlarda kimselerin olmadigindan emin olduktan sonra Idris’i kolundan çekerek kulagina fisildar “usagum  yasaduk;  bir çekme bide çati kati ilave ettukmi eder yüziki kat… Ulaa   Idrus paralaru nereye goyacuuuukk…”

Memleketim Ünye’de  de bir çekme bir çati bol miktarda  var. Saga, sola, asagi , yukari bak, Çakir tepeden, Kirazli tepeden veya tepeden bak nereden bakarsan bak, Ünye eklektik yapilar cenneti.  Demek oluyor ki bu bir huy meselesi. Projelerine göre yapilan imalatlar bir türlü durduklari yerde duramiyorlar, obez  çirkin Amerikalilar gibi ha bire büyüyor ve genisliyorlar.

Ünye çamligi ve Ünye parki Türkiye’ nin her yöresindeki  insanlarin dillerinde destan olmustur. Ünye çamliginda ihtiyaç nedeni ile olumlu karsilanan ahsap yapi  olan kir kahvesi  bütünü içinde sirin bir mescit te barindiriyordu. Bu mescit yeri yeri isletme içine dahil edildi.                                                                                                                         Bu nasil bir huy , daha açilali 3-4 ay olmus olmamis… Dogru ve samimi  davranis ile projelendirmedin demek ki.                                                                                                Bu nasil bir huy, bu ne aç gözlülük…                                                                                                                                                     Falezleri de cam kafes içine alin oldu olacak tam olsun.  Çamlik’ta rüzgar içimi üsütmezse, tuzlu nem yüzümü yalamazsa , dalgalarin kaya ile savasini nin gümbürtüsünü duyamazsam   senin cam kafesin ne iseme yarar, camdan saray yap istersen.   Otururum  içine, agildaki koyun , ahirdaki Inek misali gevis getirir  dururum.                                                            Ünye feneri Taskana burnunda önemli bir çakardir. 1911 yilindan bu güne çakar ve yol gösterir. 1911 yilinda kurulan kirmizi renkli fenerimiz Ünye Müze ev girisinde sergilenmektedir. Taskana burnundaki yeri özgün hali ile muhafaza edilmeli.               

Yasam alanlari ve nefes alinan mahaller  ile deniz  ve  doga manzarasi arasinda engel teskil eden cam da olsa bu kisiliksiz  ve ucube yapilari reddetmeliyiz.   Konu ile ilgili olarak Ünye Belediye Baskanimizin  hassasiyetini ve üzerindeki yükü de anlayabiliyorum.

Ünye kötü eklektik yapilardan acilen kurtarilmalidir.  Öyle Ünye nin her yanina “Ordu Büyüksehir Belediyesi “ yazmakla  Büyük sehir olunabilecegi söylenemez. Büyüksehir olmanin yolu; Ünye’mizi  görmek, anlamak ve sorunlarini çözmede azami yardimci olmaktan geçen, yetkisine giren bölgelerde çözüm üreten bir gerçekliktir.

Amerikalilar Kizilderili irkina büyük zulümler ve haksizliklar yaptilar. Türk milleti hep mazlumdan ,ezilenden yana olmus ve  dolayisi ile Kizilderililere sempati duymustur. Türkler ile akrabaliklarini söyleyenler de var.                        Kizilderililer doga ya saygili ve doga ile barisik yasadilar.                                                                                                      Kizilderili Reisin  sözü ile bitiriyorum.  “Yataginiza pislemeye devam ediniz, bir gün pisliginizde bogulacaksiniz” 

Saygilarimla. Eren Tokgöz Insaat Mühendisi

 

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593