MUSTAFA ÇAKMAKÇI


Deprem ve Ben Belediye Başkanı Olsaydım...

Sözün Tamamı


Yüzyılın afeti ile karşı karşıya kaldık. 

Birden yer bilimcileri zemini hatırladı. İşleri sadece bina tasarlamak olan mimarlar yer bilimciler gibi tartışmaya dahil oldular. Birden; “eski binalar hadi yıkıldı da, yeni binalar niye yıkıldı” diye yapı stokları sorgulandı. 

 

Ancak bütün tartışmaların odağında “zemin” konusu ortak payda oldu. Bu sevindirici... Çünkü ilk defa, binaların yakılmasının en önemli sebebinin “zemin” olduğu idrak edilmiş oluyor.

 

Konu zemin olunca da, bu sefer devlet konunun içine doğrudan girmiş oluyor tabi. Çünkü, zemin haritalarını çıkaran devlet... Çünkü, alanlar imara açılırken görüşü alınan bütün kurumlar devletin kurumları...

Çünkü, o zeminleri imara açan belediye ve onaylayan da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı... Çünkü, o zeminlerle ilgili inşai faaliyet şartlarını ve parametrelerini belirlemek zaten devletin sorumluluğu...

 

Geri kalan ise sadece bu tespit edilmiş zemin parametrelerine ve iyileştirme şartlarına göre inşaat yapmak, yaptırmak...

 

Zemin iyileştirme şartları devlet tarafından belirlenmiş, imar planına işlenmiş, plan notlarına yazılmış ise, bu şartlara aykırı bina projelendirme mümkün mü? Elbette hayır!.. Tabi jeolojik raporda zemin iyileştirme önerisi hiç okunmadan ruhsat verilirse başka!...

 

O halde ivedilikle yapılması gereken bir iş var! belediye meclisi toplanıp derhal şu kararları alarak imar plan notlarına eklemeliler. 

 

ÖNERİ MADDE 1:

Akarsuların ve denizlerin yüzey kotundan başlayarak, taşkın alanlar da dahil, taşkınlık riski ortadan kaldırılmış olsa bile, bütün alüvyal zeminlerde, yapı temel alt yüzey kotu;

a)- İlk 5m mesafe içinde oturacak yapılarda radye temel ve bu temelin altında fore kazık yapılması,

b)- 5m-10m mesafe içinde oturacak yapılarda radye temel ve temel kalınlığının iki katı kadar zeminin sıyrılarak, aynı kalınlıkta suda çözünmeyecek malzame sıkıştırılarak temel alt kotuna getirilmesi,

c)- 10m-15m mesafe içinde oturacak yapılarda radye temel ve temel kalınlığı kadar zeminin sıyrılarak, aynı kalınlıkta suda çözünmeyecek malzame sıkıştırılarak temel alt kotuna getirilmesi,

 

Tabii zemin üzerinde yapılan jeolojik etüt sonuçlarından gelen zemin emniyet değerini değiştirmemek üzere, zemin iyileştirmelerinin yapılması ve ancak bu şartla, inşai faaliyete izin verilmesi ve yapının ruhsatlandırılması zorunludur.

 

ÖNERİ MADDE 2:

Geometrik formu dörtgen olan yapılarda, temel kısa kenarı, bina boyunun yarısından az olamaz. 

Bu durumda Statik proje ve ya hesaplara bakılmaksızın, kısa kenar, bina boyunun yarısını aşacak şekilde ampartman arttırılarak ve ya oturma alanı dışına, dış kenarların kolon aksına paralel kiriş bağlantılı sömen yapılarak, hem temel alanı atttırılmış olur, hem de dörtgen formun kısa kenarının, bina boyunun yarısını aşması sağlanır.

Sismik izalatör ile projelendirilen yapılarda bu şartlar aranmaz.

 

Bu maddeleri plan notlarına ekleyerek, ilk defa bir belediye kendi üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdiğini göstermiş olur.

 

Şimdi bu yazıyı okuyan bir belediye başkanı yanındaki çok bilmiş yardımcısına ve ya danışmanına sorar; “bu adam ne diyor?” diye. Bu çok bilmiş yardımcı ve ya danışman da hemen çok bilmişliğini ortaya koyar, “jeolojik etüt zaten bunu yaptırıyor” diye...

 

Ama binalar hep yıkılıyor!..

 

Ben belediye başkanı olsaydım derhal plan notlarına bu öneriyi yazar ve meclisten geçirirdim...

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593