Vücut dilimizin en az, konustugumuz dil kadar etkili oldugunu, hatta bu ikisi arasinda bir yarisma olsa kazananin vücut dili oldugunu biliyorsunuz degil mi? Artik konusmaktan çok yazisiyoruz. Ayni ortamda bulunmaktan daha çok, uzaktan iletisim kuruyoruz. Iste böyle bir dünyada en az vücut dili kadar önemli yeni bir kavram ortaya çikiyor: Dijital vücut dili.
Günlük hayatimizin önemli bir yerinde; e-postalar, telefon mesajlari ve Zoom toplantilari yer aliyor. Etkilesimlerimizin çogu bir ekranin arkasinda gerçeklesiyor. Kendimizi ifade etmek her zamankinden daha zor. Çünkü yazarken ses tonu diye bir sey yok. Geleneksel beden dili olmadan bir anlami iletmek, bir fikri etkili bir sekilde sunmanin en etkili yolu yazmak. Günümüzde iyi bir yazar olmak her zamankinden daha önemli hale geldi. Neden mi?
Çünkü 2021 yili itibariyle insanlar arasindaki tüm iletisimin kabaca yüzde 70’i sanal. Her gün yaklasik 306 milyar e-posta gönderiyoruz. Her gün! Bunlari birileri yaziyor, birileri de okuyor öyle degil mi? Fakat ayni e-postalarin “tonunun” yüzde 50’si yanlis yorumlaniyor. Yarisi!
Dijital vücut diliniz sizin kisiliginizi ele verir.
O yüzden yazili iletisimde dil kullanimi ve gramer son derece önemli. Karsinizdaki sizi görmüyor olabilir. Ama nasil bir is yerine ya da herhangi bir sosyal ortama gittigimizde temiz ve düzgün bir kiyafet giyiyorsak, dahi anlamindaki de’yi de ayri yazmamiz gerekiyor. Çünkü bu tür ayrintilar dilin temiz ve düzgün görünümlü olmasi demek.
Konuyla ilgili yazilmis bir kitabin yazari Erica Dhawan “iyi yazmak, karsimizdakine gösterdigimiz sayginin isaretidir” diyor. “Yanlis anlasilmalardan, belirsizliklerden ve kaba bir dilden kaçinirsaniz karsinizdakinin zamanina ve duygularina yeterince deger verdiginizi gösterirsiniz.”
Ekranda, fiziksel beden diliniz noktalama isaretlerine, yaptiginiz zamanlamaya ve seçtiginiz iletisim ortamina dönüsür.
Dijital Vücut Dilinin 4 Yasasi;
Ilk yasa; karsinizdakine gözle görülür sekilde deger verdiginizi gösterin. Her seyden önce yazdiklarini dikkatli bir sekilde okuyun.
Ikinci yasa; çok açik ve belirgin ifadelerle yazisin. Çünkü is dünyasindaki projelerin %80’i muglak ifadelerle olusturuluyor. Açik ve net yazmak sizin empati seviyenizi gösterir. Karsimizdaki aklimizi okuyamaz.
Üçüncü yasa; isbirligini tesvik edin. Fikirlerde çesitlilik arttiginda zenginlik de artar.
Dördüncü yasa; tamamiyla güvene dayali bir iletisim kurun. Karsinizdakinin niyetinin iyi oldugu varsayimiyla hareket edin. Insanligin en büyük kazanimlari baris dönemlerinde oldu. Bunun yolu pozitif olmaktan geçiyor. Yikici olmak yerine yapici olmak. Karsimizdakinin mesajinin satir aralarini okurken niyetini olumlu seçenekle yorumlamak. Yazismak yerine, konusarak iletisim kurmayi deneyin. Hatta daha da iyisi online bir görüsme organize edin.
Kaynak: Baris Özcan


