Psikolog Adnan Göktuğ Adalı


İçimde Bir Yerde Durmadan Konuşan Bir Ses Var: Yetersizsin


Sabah uyanırsın, bir şey yapmamışsındır ama içten içe bir suçluluk çöreklenmiştir üzerine. Gün içinde birçok iş halletmişsindir ama sanki hep eksik, hep yetersiz hissedersin. Başkaları seni başarılı bulur, “çok iyi gidiyorsun” der ama senin kulağında başka bir ses vardır: “Yetmedi. Daha fazlası olmalıydın.”

Bu ses, dışarıdan duyulmaz. Sessizdir ama çok güçlüdür. Kimsenin fark etmediği ama senin içinde durmadan konuşan bir yankı: “Yetersizsin.”

Birçok insan bu sesi taşır içinde. Görünürde üretken, ilgili, sorumluluk sahibi, hatta gülümseyen insanlar… Ama içlerinde, hiçbir şeyin yeterli gelmediği bir boşluk büyür. Çünkü mesele ne kadar yaptığın ya da başardığın değil; kendine nasıl baktığındır. Ve ne yazık ki bu bakış, çoğu zaman acımasızdır.

Peki bu ses nereden gelir? Çoğu zaman geçmişin, özellikle de çocukluk yıllarının gölgelerinden… Küçük bir çocukken yeterince takdir edilmediysen, sürekli daha iyisi beklendiyse, yapılanlar küçük görülüp hatalar büyütüldüyse; zihin bunu öğrenir: “Ne yaparsam yapayım, yetmiyorum.” Ve bu öğrenme, yıllar sonra bile seninle konuşmaya devam eder. Belki bir öğretmen, belki bir ebeveyn ya da sadece sevdiğin birinin beklentisiyle şekillenir bu iç ses. Ama zamanla dış sesler kaybolur, iç ses kalır: “Yetersizsin.”

Bu ses bazen daha çok çalıştırır seni, bazen hareketsiz bırakır. Bazen öyle ustaca gizlenir ki sen onu “gerçekçilik”, “mütevazılık” ya da “motivasyon” sanırsın. Ama aslında içten içe seni tüketir. Çünkü bu sesin beslendiği şey, başkalarının takdiri değil senin kendi değerini nasıl gördüğündür.

Gerçek şu ki, insanın en acımasız eleştirmeni çoğu zaman kendisidir. Başkalarına gösterdiğimiz anlayışı, kendimize gösteremeyiz. Onlara “insansın, hata yapabilirsin” derken, kendimize acımasızca “bunu bile beceremedin” deriz.

Ama bu iç sesi değiştirmek mümkündür. Ona kulak verip ne söylediğini fark etmek, ardından da o sesi yeniden eğitmek gerekir. “Yetersizsin” yerine “elinden geleni yaptın”, “hatalısın” yerine “öğreniyorsun” diyebilmek… Bu kolay değildir ama mümkündür. Çünkü içimizdeki sesler de bizimle birlikte büyür, değişir.

Belki de en çok ihtiyacımız olan şey, kendimize karşı biraz daha yumuşak olabilmektir. O küçücük iç ses seni yıllarca yönetti ama artık sen fark ediyorsun. Ve bu farkındalık bile başlı başına güçlü bir değişimin habercisidir.

Unutma, yetersiz değilsin. Sadece uzun zamandır kendine yeterince şefkat göstermedin.

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593