UZM. PSK. DAN. M. ZEKİ SAKA


MESELE BİZDE BİTMİYOR!


Gündeme iliskin yazmak çok tercih ettigim bir sey degil. Ben daha ziyade kendi gündemiyle mesgul bir insanim. Bunu söylerken de kendime iliskin olusabilecek bir yanlis anlamayi da önlemek isterim. Olan bitene kayitsiz degilim elbette. Ama olan biten her sey hakkinda fikir sahibi olmayi gerekli görmüyorum, bu bir. Ikincisi, belki de bence en önemli olani bu; hemen her konu da konusmanin, fikir üretmenin giderek yayginlastigi bir zamanda yasiyoruz. Bir bakin televizyon ekranlarina, sosyal medya paylasimlarina hemen herkesin her konu da mutlaka bir fikri var. Tercih meselesi, bir sey diyemem. Ama benim her konuda bir fikrim yok. Ben daha ziyade “bilen konussun” ya da “bilgi olmadan fikir olmaz” diyenlerdenim.

Usul usul sadede geleyim.

Malum tüm dünyayi yerinden eden bir virüs salgini var. Hepimiz bu süreci bir sekilde yasiyoruz. Ilgili bilim insanlari meseleyi anlatiyor ve tartisiyorlar. Mevcut durumu analiz ediyor, neler olabilecegine dair ön kestirmelerde bulunuyorlar ve bu minvalde neler yapilmasi gerektigine iliskin bilgiler veriyorlar. Meselenin ciddiyetinin hadi kelimeyi esirgemeden kullanalim “vahametinin” belki de en çok onlar farkinda. Çünkü bu bir yerde bir “bilgi meselesi” . Dolayisiyla bir seye iliskin bilginiz o seye karsi size bir ufuk veriyor. Ne kadar biliyorsaniz o kadar o meseleye iliskin bir ufkunuz oluyor.

                Bilmiyorsaniz, bilmek istemiyorsaniz sözüm ona “cesur” oluyorsunuz. Çünkü, cesur olmak cehaletin tek tesellidir. Cesaretiyle övünen cahile laf anlatamazsiniz. Dolayisiyla cahile laf anlatayim faslini geçiyorum.

                Ama mevzu o kadar basit degil.

Sizin sözüm ona cesaretinizin neye mal olabilecegi hakkinda hiçbir fikriniz yok. Kendinizden geçebilirsiniz. Kendi caninizi hiçe sayabilirsiniz. Ya da tam tersi kendi bedeninize, sagliginiza çokça güvenebilirsiniz. Ama ya sebep olursaniz!

Esas mesele burasi bence.

Evet, belki uyarilari ciddiye aliyoruz, kendimizi koruyoruz. Ama insanlarin bizden korunmalari konusunda neler yapiyoruz? Hala israrla, vara yoga sokaga çikiliyor. Market alis verisleri uzadikça uzuyor. Yürümek, gezmek müktesep hak gibi görülüyor. Çarsi pazar ihtiyaç diye dolanip duruluyor.

Lütfen, kendimize gelelim!

Bizim kendi adimiza, tedbir diye temkin diye yaptigimiz seyler, bir baskasinin temkin ve tedbir duvarini asabilir. Ve üzülerek söylüyorum hiç bilmedigimiz tanimadigimiz insanlara sebep olabiliriz.

Uzatmayalim.

Abartmayalim.

Durum ortada.

Neler yapilmasi gerektigi belli.

“Denileni yapalim”. O kadar.

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593