EREN TOKGÖZ


Ünye’den Samsun’a


Samson, Samson , Samson!...  Biz Ünyelilerin gavak  dibi dedigi Cumhuriyet meydanin daki ulu çinarin altindan hareket ediyordu. Kaçta kalkiyor dilimizde pelesenkti. Kamyon sasisi üzerine bindirilmis ahsaptan karkasli, üzeri sac kapli çok güzel boyanmis otobüsler ile Samsun’a gidiliyordu. Yenigün, Gülenay, Tutkun, Simsek isimlerini hatirlayabildiklerim.  Samsun’a ilk gidisim, yil 1950 den sonra. Sevgili kuzenim Yasar Karaduman’i (rahmet ve sevgi ile aniyorum) kuduz bir köpek isirmisti, asi için Samsun Devlet hastanesine gidiyoruz, Dedem, Babaannem, Yasar abim ve ben. Sahil yolu daha açilmamis. Yollar sose. Bahçe sinirlarini belirlemek için dikilen sögüt agaçlarinin gölgelerinden geçiyoruz yer yer. Yol Terme ve Çarsamba ilçelerinin içinden geçiyor. Simdi oldugu gibi o zaman da Çarsamba simidi meshur. Çarsamba’nin beri geçesindeki irmak tasi ile kapli büyük meydaninda mola verdigimizi  ve çitir çitir simit yedigimi hatirliyorum.                                                                                                                                     

 Beri geçe ile öte geçe arasinda kayiklarla saglanan ulasim, 1914 yilinda hizmete açilan ahsap köprü ile son buldu. Ahsap köprünün yerini 1934 yilinda hizmete açilan ve  2007 yilinda sadece yaya hizmetine verilen betonarme köprü (Türkiyenin en uzun köprüsüydü) özgün hali ile hizmet veriyor. Moladan sonra iste bu köprüden geçerek Samsun yoluna revan olduk tekrardan. Samsun girisinde derbent denilen bölümde yolun denizden yukarida virajli yollardan geçtigini ve o yükseklikten çok korktugumu hatirliyorum. 

Ikinci nesil otobüsler Opel serisi ile yerlerini aldilar. Gökçe, Hürol, Kök hatirimda kalanlar.Bu nesilden sonra   kutu gibi her tarafi camli küçük Magirus minibüsler uzun yillar hizmet  verdiler Ünye  Samsun arasinda. Bu seride lider Tapçi kardeslerdi. Samsun Cumhuriyet meydaninda olan Ünye yazihaneleri ve hareket duraklari sanayideki garajin açilmasi ile tasindilar. Ünye  ve Fatsa yazihaneleri yan yana olmalarina ragmen uzun yillar süren rekabetlerini seviyeli sürdürdüler.

Arada bos gaz tenekesi üzerine yolcu oturtulmasi döneminden baslayarak çesitli evrelerden geçip günümüze, ayakta Belediye otobüs düzenine gelindi. Ünye Samsun yolcu tasimaciligi temellerinde emegi geçen; Giyas Gökçe, Musa Simsek, Haci Muavin, Hürol  Arif, Zeynel Alver, Musa Genç (aygir Musa), Mehmet Tapci olmak üzere ismini sayamadigim emegi geçen hemserilerimi rahmet ve minnettarlik duygularimla aniyorum.

Teknoloji ve dünyadaki degisiminin; insan rahatina dönük tasima yöntemlerinin gelismesini zorlayacagi ve çok daha iyi hizmetlere yönelecegi gelecek günlerin gerçegidir.

Samsun daki Çarsambali bir kahyanin sözleri ile bitiriyorum.

“Çarsambi bi lira. Jet gibi gidiii, jetten bile fizlim gidiii. Döllere para yok.”

Saygilarimla.

 

                                                               

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593