KÜLTÜR AMBARI VE DAHA NELER, NELER
Hayati Çalık Bey’in köyünde kurduğu Kültür Ambarı, Organik Yaşam ortamı tam da benim insanlara yıllarca anlatmaya çalıştığım cesur başarılı faaliyetlerden yeni bir örnek olarak çıktı karşıma. Önceki hafta gazetemizde uluslararası ilişkileri ile dünyaya açılmış. Emekli kaptan altmışlı yaşlarında köyünde bir faaliyet başlatmış.
Organik fındık üretiyor, tahıl ambarını Kültür Ambarı yapmış, dünyadan ve ülkemizden misafirler ağırlıyor.
Organik yöreler ürünlerinden ikramlarda bulunuyor, kitaplığından kitaplar vererek okuma alışkınlıklarını genişletiyor.
Tohum Takas Şenliğine, Organik Tarım Panellerine ev sahipliği yapıyor.
Gezici Kütüphane oluşturmuş ilçesini, köyünü, ürünlerini tanıtarak yine okuma odaklı faaliyetler yürütüyor.
Bolca ilgi duyan insanların, okul öğrencilerinin, üniversite hocaları ve talebelerinin, münevver insanların ziyaret mekânı olmuş ve hepsine ilham veriyor. Daha neler neler.
Hemen telefon numarasını temin ettim. Kendisi ile yazıştık, tebrik ettim, takdir ettim ve 2040 Kitabımızı takdim etmek istediğimi söyledim. Çünkü kitabımızda tam da Hayati Bey gibi azmin zaferi hikâyeleri ortaya koyan örnekler dolu. Hemşerimiz ile gurur duydum.
MAKALESİNDE ÇARPICI TESPİTLER
Türk Kütüphaneciliği sayfasında 2015 yılında yayınladığı bir makalenin girişinde şu açıklamaları yapmış:
“Kitapların yakıldığı ve toprağa gömüldüğü günlerde, ben toprağa gömenlerin tarafındaydım. İnsanın kendi iradesiyle, isteyerek kitap yakması kolay değildi. Saklanan, toprağa gömülen kitap bir gün, gün yüzüne çıkabilirdi. Saklı kitabın bir yerlerde durduğunu bilmek güzeldi. Hep düşünürüm, bendeki bu düşüncenin oluşmasının nedeni yıllar önce bize kitaplar yaktıran, kitapları toprağa gömdüren zihniyetin etkisi midir diye. Öyle ya da böyle kültür ambarı adıyla kurduğumuz kütüphanenin insanlarımızın aydınlanmasında küçük bir mum göreceğini bilmenin mutluluğundan güzel başka bir şey yok. O günlerden bu güne 35 yıl geçti, 60’lı yaşlardayız. Bugün, çok insanın kitaba, bilgiye, ışığa ulaşması için kütüphane kurmak gibi radikal sayılabilecek bir girişimde bulunmayı o günlerin intikamını almak gibi değerlendirmek yanlış olmasa gerek. “İntikam” sözcüğüne burada insancıl, olumlu ve yapıcı anlam yüklendiği için kullanmakta bir sakınca görmedim. “Her şerde bir hayır vardır” derler ya, o söz anlamını bulmuş olsa gerek!
Kültür Ambarı’nın bulunduğu mekân Ordu ili İkizce İlçesi Düzpelit Mahallesi’nde yıllar önce çeltik (pirinç) tarlası olan aynı zamanda mısır, fasulye vb. bakliyat tarımının yapıldığı bir alanda. Bu ürünleri depolamak, kışa saklamak için yöremize özgü, adına ambar ya da “Serender” dediğimiz yapılarımız vardır. Yönetimlerin bilinçli olarak uyguladığı politikalar nedeniyle tarım bitti ve ambarlar boş kaldı. Tarımsal üretim durunca üretime bir şekilde devam edelim, ambar boş kalmasın düşüncesiyle “kültürel üretim” ile yola devam edelim diyerek işe koyulduk. Aynı zamanda yöremize özgü -ileride kültür mirası sayılabilecek bir yapıyı da- (ambar-serender)i kütüphanemizle birlikte geleceğe taşıyacak olmanın mutluluğu ve kitap, kütüphane dostlarımızın moral ve kitap desteği ile 13 Haziran 2015 tarihinde kütüphanemizin açılışını hep birlikte gerçekleştirdik. “
DESTEK GÖRMESEK TE…
Sonrasında hemen her gün çalışmalarını genişletmeye devam etmiş. Kitap sayısını 7 bine çıkarmış.
Tebrik mesajıma verdiği cevapta şunları yazdı:
“Teşekkür ederim Hasan Bey.
Her ne kadar yerel yönetimlerden destek görmesek te, bu ve buna benzer sosyal faaliyetlerle bölgemizde farklılıklar yaratmaya çalışıyoruz. Gelecek nesillere bir iz bırakmak istiyoruz devam ettirirler diye.”
Bu güne kadar yaptıklarını aşağıdaki sosyal medya sayfalarında görebilirsiniz.
Facebook /Kültür Ambarı,
düzpelitorganikyaşamalanı
İnstagram /Kültür Ambarı
İnstagram /duzpelitorganikyasam “
Ayrıca Kültür Ambarı yazıp internetten başarılı faaliyetlerinin haberlerini okuyabilirsiniz.
Bence gitmek, görmek, öğrenmek, fikir edinmek, yaşamak ve istifade etmek gerek.
DESTEK VERMEK GEREK.
Enerji, sinerji, moral ve terapi ile de sağlık verir insanlara böyle mekanlar ve böyle insanlar.
Telefon numarası da: 0 532 315 30 15
TEBRİKLER, TEBRİKLER, TEBRİKLER.
BAŞARABİLECEĞİMİZİN FARKINDAYIZ
Makalesini de şöyle bitirmiş.
“İşin maddi zorluğu ve organizasyon güçlüğünün farkındayız. Bunu ancak, kütüphaneler ve amaçları bizimle çakışan derneklerin, üniversitelerin ve sivil toplum kuruluşlarının destekleriyle başarabileceğimizin de farkındayız. Bu tespitimi, ilgili kuruluşlar ve destek olabilecek kişiler bir çağrı olarak alsınlar lütfen.
Bulunduğumuz çevrenin böyle bir kültürel faaliyete ihtiyacı olduğuna inanıyoruz ve bizim açmak istediğimiz bu yolda bize destek olacak, yol gösterecek olanlara minnet duyarız. Evet, kültürel yayınlara ve kitap desteğine de ihtiyacımız var kuşkusuz. Zor olanı başardık, şimdi kitaplarla insanları buluşturmak, insanların kitaba olan mesafesini daraltmak, ortadan kaldırmak için ne gerekiyorsa yapmak istiyoruz. Destek ve öneriler bize güç katacak ve işimizi kolaylaştıracak. Ülkemiz ve insanlarının güzel şeylere layık olduğuna inanıyoruz. Kocaman bir göle bir damla olarak düştük. Büyüyerek, büyüterek, varlık nedenimizin bilinciyle, üzerimize düşen sorumluluklar olduğuna inanarak yolumuza devam edeceğiz. Sevgilerimizle.”
80’Lİ YILLARDAKİ TESPİTLERİM VE FAYDALARI
Bendeniz seksenli yıllarda Ünye’de liselerde Edebiyat ve Türkçe derslerine girerken öğrencilerimden birer araştırma yapmasını ve tespitlerini yazarak getirmesini ödev olarak istemiştim. Herkes kendi köyü ile ilgili bütün bilgileri tespit etti, yazdı ve getirdi. Eğitimlerimde, seminer ve konferanslarımda, gazeteciliğimde, siyasi çalışmalarımda faydasını gördüm bu bilgilerin ve hizmete aktarmaya çalıştım.
Sonunda bildiğiniz gibi 2040 Yeni Bir Dünya Kitabımızda çok güzelliklerle ortaya çıktı.
TÜM KURUMLARIMIZA TEKLİFİM
2040 Kitabımızda ve makalelerimde ortaya koymaya çalıştığım buna benzer çalışmaları şimdi tekrar teklif olarak sunuyorum Ünye’nin tüm kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşu yetkililerine.
İştigal ettiğiniz alanlarla ilgili kentimizde ne gibi özellikler, güzellikler, farklılıklar, azmin zaferi örnek hikâyeler ve kaynaklarımız varsa tespite delim, araştıralım, ortaya çıkaralım, raporlayalım ve en güzel şekilde koordine ederek değerlendirip maddi ve manevi kalkınmamız için kullanalım.