M. HASAN ÖZ


ÜNYE’DE SİVİL KURULUŞLARI VE MİMAR MİNE DUMAN HANIM’I TEBRİK


ÜNYE SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI

Ünye’deki sivil toplum kuruluşlarını sürekli takip ediyorum. Ayrıca Ünye başta olmak üzere Ordu medyasını da her gün takip ediyorum ve gazetelerimizi okuyorum, söyleşileri izliyorum, maçları canlı takip ediyorum. Mümkün olduğu kadar ilimiz ve ilçelerinden güncel olarak haberdar olmaya çalışıyorum. Zaman zaman köşe yazarlarının yazılarını okuyunca tebriklerimi ve yorumlarımı kendilerine iletiyorum. Haberlerde tespit ettiğim güzellikler olunca mümkün olduğu kadar ilgilileri arıyorum ve tebriklerimi, yorumlarımı, tekliflerimi iletiyorum. Acı haberler olunca da acılarını paylaşmaya çalışıyorum.

Ayrıca bazı Ünye derneklerine üyeliklerim var, Ünye’de ve İstanbul’da.

STK’larımızın çok başarılı hizmetleri var, Ünye, İstanbul, Ankara ve diğer şehirlerde gönüllü olarak koşturan başkanları ve yönetimlerini tebrik ediyorum. Zaman zaman da bu kurumlara tekliflerimi bizzat, mesajlarla veya makalelerimle sunuyorum.

MİMAR MİNE DUMAN HANIM

 Geçen hafta Gazeteci Ali Öztürk Bey’in sunduğu Ali Öztürk’le Kentin Sesi programında Mimar Mine Duman Hanımefendi’yi izledim. Öncelikle Ali Bey’i bu programlarından dolayı tebrik ederim. Haberlerden Mine Hanım’ın başarılı faaliyetlerini takip ediyordum ve takdir ediyordum. Programı da izleyince kendisi ile görüştüm, tebriklerimi ilettim, program ile ve faaliyetleri ile ilgili kısa müzakerede bulunduk. Teşekkür etti. 2040 Kitabımızı okumasını tavsiye ettim. İkimizin de gözünden kaçmış! Ben kitabı kendisine ulaştırmayı atlamışım, Mine Hanım da Kitabımızı ve sürecini atlayıvermiş. Sonunda kitabımızı hediye edebildik.

Öncelikle programda mesleğinden, Ünye’den, başkanı olduğu Kadın Eli Dokunuyordu Derneği’nden ve hedeflerinden bahsederken enerjisini, ufkunu, cesaretini, girişimlerini ve faaliyetlerini etkili bulduğumu söylemeliyim.” Çok eleştirmek ve az iş yapmak ifadesi” ile insanlarımızın bu özelliğinden üzüntüsünü dile getirmesi çok yerinde oldu.

 “Herkesin planları vardır. Ben dernekte Ünye’ye katkısı olsun diye Ünye İçin Bir Fikrim Var” yarışması düzenlemek istiyorum” dedi. Ne kadar güzel. “Ünyelilerin kentimiz için, kentimize katkısı olsun diye fikirleri, görüşleri, düşünceleri ve teklifleri olmalı, ödül vereceğiz; belki de bizim göremediğimiz harika bir fikir çıkacak” dedi.

Mine Hanım’ın kendi hayat hikâyesinde engellere, engellemelere, kararlarını hafife alanlara rağmen azmin zaferi hikâyesi yazması ve kısa zamanda Ünye çapında başarılı olması çok önemli bir örnek. Takdir etmemek mümkün değil. Takip edilmeli, kulak verilmeli; güzel projeleri var, desteklenmeli. Yolu açık olsun diyorum.

2040 YENİ BİR DÜNYA

Bu yüzden Ünye’nin maddi ve manevi kalkınma teklifini içeren yüzlerce proje, teklif, fikir barındıran ve azmin zaferi hikâyeleri ile dolu 2040 Kitabının Mine Hanım için de büyük rehber olacağı kanaatindeyim.

Aslında iki senedir bu kitabımızın her Ünyeli için bir başvuru kitabı olması gerektiği düşüncesi ile tanıtmaya, okutmaya, insanlarımızın, yöneticilerin istifade etmesine çabalayıp duruyorum. Ünye’de, İstanbul’da, Ankara’da, ülkemizin çok şehrinde ve yurt dışında hemşerilerimize kitabı ulaştırmaya çalıştık. Ünye Kent’te görsellerle seksen altı gün tefrika halinde yayınladık. Makalelerimde de sürekli bahsediyorum içeriğindeki konular gündemde yeri geldiğince. Umarım Ünyeliler’in elbirliği ile yazdığı bu eser, gelecekte büyük yatırımlara ve hizmetlere ilham kaynağı olur. Bizler de memleketimize olan sorumluluğumuzu bir nebze yerine getirmiş oluruz.

KİTABIMIZI OKUYAMAYANLARIN KAYIPLARINI HATIRLATARAK OKUMALARINI BİR KEZ DAHA TAVSİYE EDİYORUM.

 

YENİDEN BÜYÜK TÜRKİYE’NİN MODELİ ÜNYE OLAMAZ MI?

Kitabımızın son bölümünde şu bilgilere yer verilmişti, ilginize sunuyorum:

“Bütün bu olağanüstü çalışmalar ve başarılar zamanla Ordu’nun tüm ilçelerine yayıldı. Ünyeliler projelerini genişletirken komşu ilçelere de bu projeleri yaygınlaştırmışlardı. Birçok proje artık ilçeler arası proje ve yatırım haline gelmişti. Hatta sonunda bu projeler tüm ilçelere yayılınca büyüdü ve tüm Ordu’yu kapsadı. Proje sonunda Yeni Bir Ordu Projesi haline geldi. Ordu’nun on dokuz ilçesi de büyüyen proje kapsamına dâhil olarak durum yeni bir boyut kazandı. Bu da yetmedi. Bütün bu çalışmalar ve başarılar ülkenin her tarafında ilgi gördüğü için bütün illere yayılmaya başladı ve Türkiye Projesi haline geldi. Devlet ve merkezi yönetim de etkilenerek projeleri zamanla ülke çapında uygular oldu. Artık proje bu sefer Yeni Bir Türkiye Projesi olmuştu.

İNSANLAR MUTLU, BAŞARILI VE FAYDALI

Artık bu duruma gelen ülkenin tüm insanları deli gibi yeni gelişmelerin peşine düşer olmuştu. Çünkü uzun süren bu maddi ve manevi kalkınma hamlesi sonunda bambaşka insan modeli ortaya çıkarmıştı. Zamanını en verimli şekilde değerlendiren, birbirini seven ve sayan, faydalı olabilmek için başarılı çalışmalar yapmaktan mutluluk duyan, güçleri birleştirerek tarihi adımlar atan ve başarılı projeler üreten insanlar olmuşlardı. Bu çalışmalarından ötürü büyük sinerji oluşturup zincir halinde insanlara bu güzellikleri bulaştıran bu ülkenin insanları müreffeh idi, mutlu idi, faydalı ve başarılı idi. O insanlar adil idi, özgür idi, kanaatkar idi, maneviyatları güçlü idi, dünyada saadeti yakalamışlardı ve öbür dünyanın saadetine koşuyorlardı. İki cihan saadeti de herhalde bu idi.

SIRADA DAHA ÇOK İŞLER BEKLİYOR

Sırada daha yapılacak çok işler vardı. Denizlerin altındaki hareketlenmeden dolayı var olan enerji değerlendirilecek, topraklarımızın altında daha var olan altmış çeşit madenlerin peşine düşülecek, bunların tamamı doğaya ve sağlığa zarar vermeden çıkarılacak, işlenecek, satılacak, ihraç edilecek. Hiçbir çöp atılmayacak, tamamı değerlendirilecek ve geri dönüştürülecek ama insana ve doğaya zarar verilmeden. Doğal kaynak ve enerjilerin tamamı tespit edilecek ve kullanılacak. Aslında Yaratıcı dünyayı ve içindekileri yarattığı zaman kuralları da koymuştu. Bu kurallara riayet edildiğinde; adil paylaşım olduğunda, adalet işlediğinde, insan hakları uygulandığında, tabiat sağlıklı değerlendirildiğinde, fıtrata uygun yaşandığında dünya da cennet misalidir. Tüm nimetler karşılığında ise büyük imtihan vardır. Tabi bu imtihanı kazanan da kaybeden de var. Sağduyu sahibi olanlar hep kazandı.”

 

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593