MUSA Ö. KIROĞLU


Yalı’da neler oluyor?


Geçen 11 ay boyunca Ünye’nin Yalı bölgesine dikkat çeken yazılar yazdım. İlkinin tarihi geçen yılın Kasım ayı… Başlık: Ünye’nin en “çirkin” bölgesi, Yalı!

Çirkinliği şöyle ifade etmişim yazımda; “Yalı’ya yazık edildi… Burası bir zamanlar Ünye’nin en güzel yeriydi. Yerli, yabancı misafirlere gururla sunduğumuz şehrimizin vitrin bölgesiydi.  Ya şimdi! Var mı bu saydıklarımdan bir eser? Yalı kumsalı işgal altında! Çöp, çalı çırpı… Yabani ot, çayır-çimen ne ararsan kumsalda… Gelişi güzel bırakılmış tekneler… Teknelere ait aparatlar, bezler, brandalar… Kanolar, kürekler… Kabinler, kulübeler… Parçalara ayrılmış dubalar… Velhasıl o güzelim kumsalı perişan eden her şey burada…”

Bu yazımdan 4 ay sonra 18.02.2025 tarihinde -Ünye’nin en “çirkin” bölgesi, Yalı!- (2)” başlıklı ikinci yazımı yazdım. 

Yazımın giriş bölümü şöyle; “Yukarıdaki yazım çok ses getirdi. Ünye’den, ülkemizin çeşitli yerlerindeki Ünyelilerden ve yurt dışı gurbetçilerimizden çok sayıda mesaj, telefon geldi. Her biri Yalı ile ilgili tespitlerime katıldıklarını ifade ettiler, bir an önce düzenlenmesi gerektiğine vurgu yaptılar.”

Durmadım, Yalı’da düzenleme yapılmasında ısrar ettim, -Ünye’nin en “çirkin” bölgesi, Yalı! (3)-  başlıklı üçüncü yazımı yazdım. 12.08.2025 tarihli yazımın bir yerinde şöyle demişim; “Bu iş çok artık uzamamalı… OBB’den, Ünye Belediyesi’nden Ekim-Kasım ayını geçirmeden çalışma yapmalarını bekliyoruz.”

Yalı’da düzenleme yapılmasına ilişkin bu yazılarla ilgili destek görüşlerini paylaşan yüzlerce hemşerim oldu. Ayrıca OBB’ye ve Ünye Belediyesi’ne de, çalışma yapılması için istek üstüne istek yağdı. 

Nitekim OBB çalışma yapılması kararı aldı, projesini hazırladı, Ağustos ayında işi ihale etti. Ama birden itirazlar başladı. Çevre konusunda duyarlı hemşerilerimiz burada çalışma yapılmasına karşı çıktı. 

Bu süreçte ise ben 3 yazı daha yazdım, özellikle bazı durumlara dikkat çektim.

Bunlardan ilki; “Adıgüzel’i uyarıyorum; Ünyeliler üzerinden hesaba kalkışmayın!” başlıklı 9.09.2025’te yazdığım yazı.

Yazımda özetle; “Ünye’nin Yalı bölgesindeki çalışma, Ünyelilerin ekseriyetle istediği ve bir an önce yapılmasını beklediği bir çalışma…  Ünye Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı ilçedeki STK’lar, kanaat önderleri ve basınla yaptığı kalabalık bir toplantıda konuyu tartışmaya açmış, toplantıya katılan herkes olumlu görüş belirtmiş… Oy birliği ile Yalı’da ilave yürüyüş yolu ve peyzaj düzenlemesi yapılmasına karar verilmişti.

Geldik bugüne… Çalışma için harekete geçildi, Büyükşehir ve Ünye Belediyesi yapılacak projeyi kamuoyu ile paylaştı. Anında bazıları tarafından itiraz sesleri yükseldi.

Tamam… Karşı çıkılabilir. İtiraz edilebilir… Bunlar demokratik haktır, eyvallah… Ancak tam bu sırada çok enteresan bir olay yaşandı; CHP’nin Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, çalışma yapılacak alanın sınırının belirlendiği kazıkları tek tek söktü, şeridi kaldırıp attı. Kendisi ya da başkaları yapılan bu hareketi nasıl izah ederse etsin, bu hareket baştan sona “tahrik” kokuyor!

Buradan Mustafa Adıgüzel’i uyarıyorum… “Sn. Adıgüzel; yapmacık eylemler, yalandan tahriklerle Ünye’deki hemşerilik hukuk ve ruhunu zedelemeye yeltenmeyin. Ünye’de farklı düşünen insanlar arasında asla ayrılık-gayrılık olmaz. Yalı konusunda bugün ayrı düşünen insanlar her halükarda dostturlar. Selamlaşmayı kesmez, oturur çayını-kahvesini birlikte içer, sohbete devam ederler. Size tavsiyem, Ünyelileri böyle bilin, buradaki hareketlerinizi buna göre belirleyin.” 

Konuyla ilgili 16.09.2025’te; “Yalı’da yürüyüş yolu, Kadılarda saklı tarih!” başlıklı yazımda ise şuna vurgu yaptım; “Hadi diyelim ki; “itiraz” demokratik hak… Saygı göstermek gerekli... Eyvallah… Ama demokrasinin bir kuralı daha vardır; o da çoğunluğun kararına uymak… Çoğunluğun kararına uymak ise demokratik bir görevdir. O halde Yalı’da demokratik görev kapsamında hareket edilmeli; hatırlatırım…” 

“Yalı’da kaybedilen “koy” mu, kumsal mı?” başlıklı 30.09.2025 altıncı yazımda ise itiraz edenleri uyararak şöyle demişim; “İtiraz edenler diyor ki; bu çalışma Kıyı Kenar Kanuna aykırı… Ama bakın ne diyor Kıyı Kenar Kanunu; “Sahil şeritlerinde kıyı kenar çizgisi arasında kalan alanlar ancak yaya yolu, gezinti, dinlenme, seyir ve rekreaktif amaçla kullanılmak üzere düzenlenebilir.”

Görüldüğü gibi belediyenin çalışması tamamen yasal bir çalışma… Yasal olmayanı ise çalışmaya engel olmak…”

Sonuç; Yalı’da çalışma başlatıldı, makineler alana indi. İtirazcı grup tepki gösterdi. Çalışma durduruldu. İtiraz edenler ikna edilip öyle çalışma yapılacakmış…

İtiraz edenlerle görüşülsün, doğrusu da budur. Ancak, çalışmanın yapılmasını isteyen çoğunluk artık daha bekletilmesin, bir an önce başlanıp bitirilsin şu iş.

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593