MUHAMMED SIDDIK ÖZ


UTANMIYORSAN İSTEDİĞİN GİBİ YAŞA !!! (NERDE HAYAA !??)

“ÖZ’ÜN SÖZÜ” (ESKİ KALEM)


Bu yaz Ünye’nin Cadde ve sokakları, kordon boyu/sahilimiz; Akdeniz, Ege kıyılarını aratmaz oldu. Neden derseniz?  Televizyondan gördüğümüz Antalya, Mersin, Muğla, İzmir il ve ilçelerinin sokaklarını hiç te aratmadı. Ne vardı oraların sokaklarında? Diyenlere cevabımız çok kısa: Gidip görenlerin anlattıkları: (Aman Allahım sokaklarda rahatça dolaşmak imkansız. Herkes anadan üryan gibi çırıl çıplak dolaşıyorlar.) Ne var bunda şaşacak yeni bir şey mi?   Diyenleri duyar gibiyim. Evet, sayın okurlar yeni bir şey değil ancak oralar tatil bölgeleri yabancı turistler çok onların çoğunun inancı, töresi, örf ve adetleri öyle diyebilirsiniz. Orası öyle de ya bizim Ünye’de ki yerli halkımızın inancına töresine gelenek ve göreneklerine ne oldu? ki !!!. Bu sene birden bire Güneydeki tatil beldelerine döndü Ünye miz. Kıyafetlerin tarifini yapmak, yazmak bile bana ar geliyor, utanıyorum, Allah’tan korkuyorum.

     Elimde bulunan DİB. lığının Diyanet Aile Dergisi bu konuda bizi aydınlatıyor. Yazının Başlığı da aynen şöyle: “UTANMIYORSAN DİLEDİĞİNİ YAP!” ve yazarı ise; Ankara Hacı Bayram Üniversitesi, İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Sema ÇELEM .(Dergi Sayı:33/ Eylül 2021).

   Yazının yarıya yakınını aynen alıntılıyorum.. . .”Kendisinden utanılmaya en layık olan Allah’tır. Kimsenin görmediği yerde kulunu gören, içinden geçirdiklerini dahi bilen Allah’tan hayaa göstermek insana değer katar. Hz. Peygamber(SAV) Allah tan hakkıyla hayaa ediniz.(Müsned l 387) buyurarak açıkta ve gizlide edep üzere bulunmayı Allah’tan hayaa ederek duyu organları akıl ve bedeni günahlardan korumayı tavsiye etmiştir.  Hz.Peygamber(SAV) yaratıcısına saygı gösterme konusunda da ümmetin örneğidir. Hoşlanmadığı bir şey yüzünden anlaşılacak kadar utanma duygusuna sahip olan sevgili Peygamberimiz arsızlık nerede ve kimde olursa olsun çirkinleştirir; hayaa ise nerede ve kimde olursa olsun zarifleştirir Buyurmuştur (Timizi 1 birr.47)

Hayaa, kaybolduğu zaman insanı en çok zarara uğratacak ahlaki özelliklerden biridir.  Yaradılıştan kaynaklanmakla birlikte kişinin içinde yaşadığı toplumun dinine örf ve adetlerine yaşam tarzına göre şekillenir.  Bu nedenle toplumdan topluma değişiklik gösterebilir. Değerlerin önemsenmediği bir ortamda tamamen yok olması da mümkündür. (Hadislerle İslam lll 219)  Hayaa insanlık tarihi boyunca değer gören bir üstünlük olmuş. Eğer utanmıyorsan istediğini yapabilirsin (Buhari EDEP 78) hadisi Peygamberlerin ortak söylemleri olarak insanlığa yol göstermiştir. Bu söz kötülüğü yapmaya teşvik anlamı taşımaz. Tam tersine hayaa nın kötülüğü engelleten bir yeti olduğunu işaret eder. Özgürlük adı altında insanın arzu ettiği her şeyi yapabileceği düşüncesi ile oluşan zihin yapısı hayaa duygusunu reddeder bu duygunun insanı kısıtladığını düşünür.  Hz. Peygamberin hadislerinde imanla birlikte anılan utanma duygusu imanın varlığına işaret eden bir göstergedir. İman Allah’ın yasaklarından sakınmayı icap ettirirken kullara karşı sorumlulukları da benimsetir. Hz.Ali’ye atfedilen Allah’tan korkmayanın kuldan utanmayacağına dair sözü de bu anlamdadır.  Benzer bir ifade ile hayaa dan mahrum olmuş insana artık kötülükten alıkoyacak, haramdan uzaklaştıracak bir engel kalmaz.  Bu kişi dilediğini yapar, istediği gibi yaşar denmiştir.(Mustafa Çağrıcı: “Hayaa”. DİA.)

     Hayaa insanın hakkını aramasına ihtiyaç ve isteklerini dile getirmesine engel olmamalı, öz güven medeni cesaret gibi olumlu özelliklerle birlikte her yaşta teşvik edilmelidir. Bu yaklaşım ebeveyinde cinsiyeti kız ya da erkek olsun bebeklikten itibaren çocuğunun mahrem yerlerini gizlemekle başlayıp, dili, gözü, kulağı başta olmak üzere bütün bedeni korumaya yönelik davranışlarla devam etmelidir”.     Diyor Vesselaam.   Kalın Sağlıcakla ve HAYAA ile.

YAZARLAR

https://www.facebook.com/%C3%9Cnye-Kent-Ofset-106507792092593