- Yetisin dostlaaar! Ünye koyunu tamamen dolduruyorlar! Müsaade etmeyelim!
- Ne diiin gardasim!? Tüm koyu dolduruyorlar mi?
- Evet evet! Maalesef! Delümüs artuk bunlar! Atatürk Parki’ndan 100. Yil Çay Bahçesi’ne kadar bütün Ünye Koyu’nu, bütün sahili toprakla doldurcaklarmis!
- Anaaam! U zaman, Deniz Iskelemiz” tam anlamiyla “Karayolu Köprüsü” olcak deseeze!? Neden böyle bir sey yaparlar anlamiyorum!
- Ben de anlamiyorum! Yahu önceki baskanlardan da bu saçmaliga tesebbüs edenler oldu, müsaade etmedik! Yine etmeyelim dostlar! Yetisin eylem koyalim! Baska Ünye yok!
- Neler oluyor yaa!!?? Büyüksehir mi dolduruyormus?
- Evet evet, Büyüksehir dolduruyormus! Zaten ne hayir geldi ki onlardan, hele de biz “küçüksehir” olunca!...” Yok yok…. Herhalde Büyüksehir vazgeçmis de Ilçe Belediyesi dolduruyormus! Yoksa “ikisi birlikte mi doldurii” diilardi?
- Yahu böyle bir sey olur mu!? Ünye sahipsiz mi!? Naapii lan bunlar!? Müsaade etmeyelim arkadaslar!
AMA ASLINDA BU “SAYIA”, KOCCA BIR YALANDI!
Iste geçenlerde Ünye’de ve sosyal medyadaki infialler bu sekilde idi! Ama tamamen yalandi bu söylentiler!
Hani bir laf vardir: “Süyuu vukuundan beter” diye. yani; (Kötü) Bir seyin dedikodusunun yapilmasi, onun gerçeklesmesinden daha kötüdür!
Ünye’deki vakia aynen buydu!
ASLINDA HIÇ KIMSE MESELENIN NE OLDUGUNU BILMIYORDU; ÇÜNKÜ KAMUOYUNU, ÜNYELILERI ZAMANINDA BILGILENDIRME ZAHMETINE KIMSE GIRMEMISTI.
Sahilde; Çiloglu Büfe’nin ilerisindeki Misir Ambari’nda sona eren dar parkla, Atatürk Parki arasindaki kumsalda is makinalari görülmesi, o bölgeye toprak tasinmasi ve serilmesi üzerine bu söylentiler ayyuka çikti!
Çünkü bu faaliyetten önce ne bir basin açiklamasi ne bir izah ne bir proje ne bir plan ne bir fotograf ne bir bilgi hiçbir sey paylasilmadi insanlarla.
Eee böyle yaparsan, her kafadan bir ses çikar! Sen de her konuda manipülasyona açik hale gelirsin!
Kötü niyetliler zaten seni gömmek için tetiktedir, iyi niyetli-mantikli insanlari da bir anda karsinda buluverirsin!
SÖZKONUSU OLAN ÜNYE ISE, ÜNYELILER; SIYASI GÖRÜS FARKLILIKLARINI BIR KENARA BIRAKIR VE TEK YUMRUK OLUR, BUNU DA BILECEKSIN!
Bilmeyenler de geçmiste büyük soklarla bunu “ögrendiler!” Biliyorsunuz… (Son örnek; ÇAMLIK!)
BILGI HER SEYDIR! AMA ZAMANINDA BILGI!
Bir türlü ögrenemedik gitti su iletisimi. Kurumsal ve Kisisel Iletisimi..
Velhasil kelam; Kamuoyunda infial artinca Ünye Belediye Baskani Hüseyin Tavli derhal bir açiklama yapti ve paylastigi proje resimleriyle birlikte; “Yapilan çalismayla hem kumsal alani korunmus olacak hem de su oyun parki, yürüyüs yolu, bisiklet yolumuz; Yunus Emre Parki ve Iskele ile entegre edilmis olacak. Sahil kesimine fonksiyon da kazandiracak olan rekreasyon projemizde; oturma alanlari, yesil alanlar ve peyzaj çalismalari ile atil durumda olan bu alan, halkimiz tarafindan daha faydali sekilde kullanilabilecek.” dedi.
VE DURUMUN GERÇEGI ORTAYA ÇIKINCA, SAHIL DÜZENLEMESINE VATANDASTAN TAM DESTEK GELDI,
Bir çok sivil toplum kurulusumuz ve Ünye Sivil Toplum Platformu Sözcüsü Ali Öztürk; “Belediye Baskanimizin projeyi geç de olsa paylasmasi çok isabetli oldu. Proje görsellerini gören herkes begeniyor. Bu proje sahilimize çok yakisacak, kentimizin sosyal hayatina güzellik ve hareket katacak. ÜSTP olarak Belediye Baskanimiza ve bu çalismada emegi geçenlere tesekkür ediyoruz.” dedi.
Iste bu kadar!
Gerçekler Ünye basininda, gazetemizde yayinlaninca; sosyal medyada yalanlara yalan katilarak konusulan kritik bir durumun olmadigi ortaya çikti. -Ki eger; söylenen seyler, söylendigi sinirlarda, söylendigi gibi ya da resimlerde gösterildigi gibi yapilacaksa...-
YOKSA ÜNYELÜYÜ GARSUYUZDA BULUUSUUZ UNA GÖRE HAA!
Proje su; Sahil tarafinda, Belediye’nin karsisindaki Çiloglu Büfe’den sonraki parkin (sonunda Misir Ambari olan) Atatürk Parki’na kadar uzatilmasi!
Bu kisimda; ayni genislikte bir Park yapilacak. Hemen yaninda sahile paralel bir yürüme yolu olacak. Böylece, o seritteki Devlet Sahil Yolunun yanindaki kaldirimda özellikle yaz aylarindaki çok büyük sikisiklik da ferahlayacak.
Hem de harika yesil alana daha kavusacak Ünye. Eger orasi bol bol agaçlandirilirsa…
Çünkü, hep “çok yesil” sandigimiz, çok agaca sahip oldugunu düsündügümüz Ünyemizdeki agaç sayisi; on yillardir, sehir içinde ve özellikle sahilde gitgide azalmakta…
Buraya da sehir içinde de müsait olan her yerde yeni bir agaçlandirma çalismasi baslatilmali ki, gelecek nesiller; “Yuh olsun dedelerimize! Bize betondan bir Ünye biraktilar” demesinler!
….
Demek ki neymis?
‘Dogru’ ve ‘zamaninda iletisim’; insanca bir gereklilik ve “can kurtaran” bir güzellik imis.
